MAZLUMDER: Suriye'de yaşanan katliamın üzerinden 11 yıl geçti

MAZLUMDER Kayseri Şubesi basın açıklamasında bulunarak başta Suriye'de yaşanan katliamın 11'inci yılını doldurması ve Adana'da yaşanan olaylarda kolluk kuvvetlerinin orantısız güç kullanımına değinildi.
ABD ve Rusya'nın başrolde olduğu, Baas rejimiyle Beşar Esad'ın da kanlı müdahalelerini içeren ve Dera kentinde başlayan Suriye Katliamı 11. Yılı geride bırakırken bu süre zarfında yüzbinlerce mazlum katledildi.
11. yıldan fazla bir süredir devam eden ve yüzbinlerin katledildiği, milyonların evinden olduğu katliam mağdur etmeye devam ediyor.
Yapılan basın açıklamasını MAZLUMDER Kayseri Şubesi ve Suriyeliler Ensar Derneği adına okuyan katliamın MAZLUMDER Şube Başkanı Ahmet Taş, 15 Mart 2011 yılında Suriye'nin Dera kentinde başladığını ifade etti.
"10 yıldan bu yana tüm dünyanın gözü önünde büyük bir insanlık zulmü yaşanmaya devam etmektedir"
MAZLUMDER Kayseri Şubesi ve Suriyeliler Ensar Derneği adına basın açıklamasını okuyan Kayseri Başkan Taş, 2011 yılında 15 Mart günü Dera kentinde başlayan ülkenin yönetiminde söz sahibi olma, ülke yönetiminde halkın temsilcilerinin ülkenin yönetiminde rol almasını talep eden masum halk gösterileri Baas rejimi ve Beşar Esed tarafından silahlı, kanlı müdahalelerle bastırılmak istendiğini vurguladı.
Dış müdahalelerin yaptığı katliamlarla Suriye halkının yok olma eşiğini getirildiğini, DAİŞ, PYD ve SYD gibi örgütlerin de yaptıkları katliamlarla emperyalistlerin işini kolaylaştırdığını, 5 milyonu Türkiye olmak üzere 10 milyona yakın Suriyelini, canını kurtarmak için Lübnan, Ürdün gibi ülkeler ile Batı ülkelerine sığınmak zorunda kaldığını dile getiren Taş, "Milyonlarca insan da kendi ülkelerinde yer değiştirerek doğdukları topraklardan kopmak zorunda bırakıldı. 1 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiği, 1 milyondan fazla insanın da sakat kaldığı, koca bir ülkenin şehirleri, kasabaları, köyleri ile harabeye çevrilip tarihi ve doğal mirasının yok edildiği Suriye'de, 10 yıldan bu yana tüm dünyanın gözü önünde büyük bir insanlık zulmü yaşanmaya devam etmektedir." dedi.
Ahmet Taş
"Acımasız adaleti olmayan insanlık dışı saldırı ve sivil ölümleri ne yazık ki bugün Ukrayna'da Rus saldırıları ile devam etmektedir. Bir ayı bulan Rus saldırılarında bugün 10 milyon Ukraynalı yerlerinden edilmiş, on binlerce insan da yaralanmış ve hayatını kaybetmiştir. Şehirler, köyler, karayolları, tüneller, köprüler tüm alt ve üst yapı bombalanarak koca bir ülke harabeye çevrilmiştir. Ülkedeki çatışmaların sona erdirilerek devam eden katliamların bitirilmesi ve Suriye'de halkın tercihi ile oluşacak, ülkede yaşayan her kesimin temsil edildiği adaletli bir yönetimin oluşturulması ve evlerinden ayrılanların evlerine dönmelerinin sağlanması için aklı selim devlet idarecilerini, sivil toplum kuruluşları ve İslam İş birliği Teşkilatını inisiyatif almaya davet ediyoruz."
Yapılan açıklamada Adana Emniyetinin çıkan olaylarda orantısız güç kullandığını hatırlatan Taş, Adana Valiliğinden yapılan açıklamayı gerçeklerden uzak ve inandırıcılıktan yoksun bulduklarını, TBMM'yi, İçişleri Bakanlığını ve Adana Valiliğini, meydana gelen olayları her yönüyle soruşturup suçlularla ihmali olanları tespit etmeye, yargılamaya ve cezalarını vermeye davet ettiklerini belirtti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), "Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Yerlikaya'nın konuşması uzadığı için toplantıdan ayrıldı' iddiası doğru değildir." açıklamasını yaptı.
Ankara'da, Anıt Caddesi'nde düzenlenecek etkinlik ile ilgili olarak saat 14.00'ten itibaren bazı yollar trafiğe kapatılacak.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, "Suriye'ye yönelik yaptırımların önemli bir bölümünün daha kaldırılmış olması olumlu bir gelişmedir." dedi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Leman dergisinin aşağılık hakaretine ve buna sahip çıkan bazı TV kanallarına tepki göstererek, "Buradan yayıncılarımızı uyarıyoruz: RTÜK olarak bu yayınları sadece izlemekle kalmıyor, her birini titizlikle inceliyoruz. Kimsenin bu ülkenin inancına ve değerlerine hakaret etmesine izin vermeyeceğiz." dedi.