Tarihi katliamlarla dolu olan PKK'nin, son zamanlarda dindar Kürtlere yönelik saldırıları 90’lı yıllardaki katliamlarını hatırlattı. İdil’de İslami yaşantısı ve ahlakıyla çevresinde sevilen Abdulselam Oktay, PKK’ye evini açmadığı ve boyun eğmediği için direğe asılarak katledilmişti.

Tarihi katliamlarla dolu olan PKK'nin, 6-8 Ekim katliamı ve son günlerde Cizre'de dindar Kürtlere yönelik katliam girişimi, akıllara 90'lardaki katliamları getirdi. Kimi zaman yol keserek, kimi zaman camileri basarak, kimi zaman da mayın döşeyerek çocuk, kadın, yaşlı demeden binlerce Kürdün kanına giren PKK, kimi zamanda evlerini bastığı veya dağa kaçırdığı kişi vahşi işkencelerle katletti. Bu vahşi saldırılara maruz kalanlardan biri de İdil'de dindar kişiliğiyle bilinen Abdulselam Oktay, 1992 Haziran'ında PKK tarafından direğe asılıp katledilmişti.

Abdulselam Oktay, İslami yaşantısı ve evini PKK'ye açmadığı için hedef haline gelen Kürtlerden sadece biriydi. Defalarca PKK'nin tehditlerine maruz kalan Oktay, İslami çalışmalarından ve yaşantısından taviz vermeyince ilçeye indiği bir gün pusu kurularak başına çuval geçirilip direğe asılarak katledildi.

‘'Eşim İslami yaşantısından dolayı katledildi''

Eşi Aliye Oktay (42), eşinin yaşadıklarını İlke Haber Ajansı'na anlattı. Eşinin İslami yaşantısından ödün vermeyerek PKK yanlısı komşularının kısa sürede dikkatini çektiğini anlatan Oktay, "Eşim dinine bağlı bir şahsiyetti. Kur'an okur ve bazen arkadaşlarıyla namazları evde cemaatle kılardı. PKK yanlısı komşularımızın dikkatini çekerek bunu dağ kadrosuna bildiriyorlar. Bunun üzerine PKK'liler eşime evini parti mensuplarına açması yönündeki uyarısına olumsuz cevap verince sürekli tehdit ve baskı uyguladılar. Bizim göç etmemiz konusunda sürekli kağıtlar gönderiyorlardı." dedi.

Evlerini Midyat'a taşıdıklarını ifade eden Oktay, eşinin İdil'deki evini satıp parasını almaya gittiği sırada kurulan pusu üzerine katledildiğini söyledi.

"PKK sürekli bizi tehdit ediyor göç etmemizi istiyordu"

Midyat'a yerleştiklerinde de tehditlerin devam ettiğini belirten Oktay, "Eşim İdil'deki evi satınca 1 Haziran 1992'de ev parasını almaya gitti. İdil'e gidince PKK'liler onu halasının kızının evine kadar takip edip burada sıkıştırıyorlar. Halasının kızının evine abdest almaya gidince avluda 8-9 PKK'li eşimin etrafını sarıyorlar. Başına bir çuval geçirip evden çıkartıyorlar. Buradan dağ bayır getirerek Şırnak'ın İdil ilçesinin Bereketli (File) köyüne getiriyorlar. Günlerce işkence ediyorlar. Sonra da eşimi Dirsekli (Xırabe Şera) köyünde elektrik direğine asıp katlettikten sonra başına onlarca kurşun sıkıyorlar." diye konuştu.

Eşi katledildiğinde kendisinin 15-16 yaşlarında olduğunu aktaran Oktay, eşi katlettikten 4 gün sonra bundan haberdar olduklarını söyledi.

İslam'ı yaşamaktan başka hiçbir suçlarının olmadığını söyleyen Oktay, "Sadece evimizi PKK'ye açmadık diye, onlara kul köle olmadık diye, Rabbimize kul olduğumuz için bizi sevmediler ve eşimi asarak katlettiler." ifadelerini kullandı.

"Eşim hep Ya Rabbi senden başkasına boyun eğdirtme diye dua ederdi"

Eşinin kendini İslam'a adayan biri olduğunu ve kimseye zararı olmadığının altını çizen Oktay, şunları söyledi: "Eşimin kimsenin ekmeğinde gözü olmadığı gibi kimseye de alıp vereceği yoktu. Ticaretini helal lokmadan kazanır hep ya Rabbi çocuklarımın boğazından haram lokma nasip etme diye dua ederdi. Bir de her zaman şu duayı yaptığına şahit oluyordum: Ya Rabbi kendinden başkasına muhtaç ettirme kendinden başkasına boyun eğdirtme."

PKK'nin kendisini genç yaşta dul, çocuklarını da yetim bıraktığını dile getiren Oktay, bunu yapan dinsiz örgütten öbür dünyada davacı olacağını söyledi.

Eşini katleden PKK'nin daha sonra kendisini de öldürmeye çalıştığını belirten Oktay, Batman'daki eniştesinin yanına giderek kendisini ve çocuklarını muhafaza edebildiğini aktardı.

Eşinin katledilmesinin ardından çok büyük sıkıntılar çektiklerini anlatan Oktay, gözleri dolarak şunları aktardı: "Ben tek başıma 3 çocuğumla - biri 3, biri 2 diğeri de 3 günlük - 2 gözlü evde 11 sene kaldım. Çocuklarıma hem analık hem de babalık yapıyordum. Çok sıkıntılar çektim. Ben onlara hakkımı helal etmiyorum. Kıyamette onlardan davacı olacağım onlarda iman olsaydı Müslüman bir insanı bir sebep yokken öldürmezlerdi." ifadelerini kullandı.

"Eşim çok mülayim ve iyilikseverdi"

Eşinin çok iyiliksever bir insan olduğunu anlatan Oktay, "Eşim komşularına bana ve çocuklarına çok merhametli iyiliksever bir insandı. Çok iyi ve halim bir insandı büyüklerle büyük, küçüklerle küçüktü. Kimseye bir zararı yoktu kardeşleri korucu olmuştu ama o kendini dinine adamıştı. Kimseyle bir alıp veremediği yoktu." ifadelerini kullandı.

Eşine bunu yapan PKK'yi lanetlediğini ve hakkını helal etmediğini söyleyen Oktay, eşi katledildikten sonra son kez onu görmeyi çok arzu ettiğini fakat cenazesine bile yetişemediğini, her gün gözleri kapıda onu gelişini beklediğini sözlerine ekledi. (İLKHA)