Dr. Lütfi Doğan: Komşusuna iyi davranan kimseyi Cenab-ı Hak cennet ile müjdelemiş
İslam'da komşuluk haklarına değinen Eski Diyanet İşleri Başkanı Dr. Lütfi Doğan, İslam'a göre komşunun komşuya karşı sorumluluğu olduğunu ve bu sorumluluğun da yerine getirilmesi gerektiğini söyledi.
Komşuluk ilişkileri sosyal dayanışma açısından önemli olduğu gibi, ailelerin huzur ve güven içinde yaşamaları açısından da önemlidir.
İyi komşuluk ilişkileri mutluluk ve sevincin paylaşılmasında, sıkıntı ve kederin göğüslenmesinde pozitif sonuçlar ve huzur hissi ortaya çıkarırken, kötü komşuluk ilişkileri de sürekli rahatsızlık, güvensizlik ve yalnızlık hissi uyandırır.
Komşu ilişkilerinin kişinin her iki dünyasına da etki edecek sonuçlar ortaya çıkardığını söyleyen Eski Diyanet İşleri Başkanı, ilim ve siyaset adamı Dr. Lütfi Doğan, İslam dininin komşuluğa verdiği önemi ve hakları hakkında bilgilendirmede bulundu.
Komşuluğun çok önemli olduğunu belirten Doğan, "Komşusuna iyi davranan, ihtiyacı varsa ihtiyacını gören kimseyi Cenab-ı Hak cennet ile müjdelemiş. Yani komşuya iyi davranıyor, ihtiyacını gideriyor işte o insan cennet ile müjdelenmiştir. Komşunun ihtiyacı yok bu takdirde de iki kardeş birbirini seviyor ve nasıl yardımcı oluyorlarsa bu iki komşu da İslamiyet'te birbirlerine öyle güvenmeli ve öyle yardımcı olmalıdırlar. Asıl İslamiyet budur. Bir şahıs komşusu ondan razı olur 'Allah razı olsun' derse bilsin ki Allah'ın rızasını kazanmıştır. Komşu hakkı çok büyüktür." dedi.
Hazreti Muhammed'in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse komşusuna iyilik etsin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylesin veya sussun!" Hadis-i şerifini hatırlatan Doğan, "Eski komşusunu takati ölçüsünde eski komşu veya uzakta kalmış komşularını aramakla hal hatır sormakla onlara karşı sevgisini gösterip gönüllerini almak da İslami adaptandır. Son derece güzel bir şeydir." hatırlatmasında bulundu.
Son olarak kişilerin birbirine verecek selamın önemine de değinen Doğan, "İki Müslüman birbiriyle karşılaştılar biri diğerine selam veriyor. 'Selamünaleyküm' diyor. Öbürü de selamı alıyor. 'Aleykümselam' diyor. Selamı veren kimseye Cenabı Hak 90 sevap verir selamı alan adama 10 sevap verir. Çünkü ilk selam veren daha evvel davrandı. Mümkün olduğu kadar her hususta bu görevleri yerine getirmekte insan için büyük sevap var çünkü selam verirken 'Allah'ın emrine uygun olarak Rabbimden dileğim senin selamette ve güven içinde olmandır.' Selamı alanda diyor ki; 'ben de güven içinde selamette olmanı Allah'tan diliyorum.' Selam bu kadar önemlidir." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Gaziantep İl Müftü Yardımcısı Aziz Aktan, yılbaşının Müslümanlar için bir kutlama değil, muhasebe ve tefekkür zamanı olması gerektiğini belirterek, yeni yılın iman, ahlak ve sorumluluk bilinciyle karşılanması gerektiğini vurguladı.
Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Reşat Öngören, üç ayların manevi önemini değerlendirerek, “Üç aylar, Allah’ın rahmetinin yoğun biçimde tecelli ettiğine inanılan bir süreçtir. Bu rahmet atmosferi, yalnızca kişisel kurtuluş beklentisiyle değil, acı çeken coğrafyalar için hissedilen sorumlulukla da değerlendirilmelidir.” dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan ve Türkiye’nin 81 ilindeki camilerde okunan hutbenin b8u haftaki konusu kimliğin gelecek üzerindeki önemi olarak belirlendi.
Mardin Artuklu ilçesi Şakir Nuhoğlu Camii İmam Hatibi Abdullatif Bilgin, Regaib Kandili dolayısıyla yaptığı açıklamada, üç ayların Müslümanlar için manevi yenilenme ve iç muhasebe zamanı olduğunu belirterek, önemli gün ve gecelerin toplum üzerindeki etkisine dikkat çekti.