​İstanbul’daki tek Millet Kıraathanesi olan Merkezefendi Millet Kıraathanesi, birçok ilçeden öğrencinin ders çalışması için cazibe merkezi haline geldi.

Cumhurbaşkanının 24 Haziran seçimlerindeki vaatlerinden olan Millet Bahçeleri ve Millet Kıraathaneleri projesi kapsamında geçtiğimiz aylarda Zeytinburnu merkezefendi mahallesinde ilk kıraathane açıldı

2 yıl önce Merkezefendi Şehir Kütüphanesi olarak açılan ve 7 gün 24 saat hizmet veren mekân kısa bir süre önce Cumhurbaşkanının 24 Haziran seçimlerindeki vaatlerinden olan Millet Bahçeleri ve Millet Kıraathaneleri Projesi kapsamında ismi değiştirilerek Millet Kıraathanesi yapıldı.

İçerisinde 20 bin tematik kitabın yer aldığı, ücretsiz dijital baskı ve internetin mevcut olduğu kütüphanede ders çalışanlar ve kitap okuyanlar için çay, çorba ve kahve ücretsiz olarak ikram ediliyor.

Verdikleri hizmet ile ilgili İLKHA’ya değerlendirmelerde buluna Kıraathane Müdürü Selahattin Öztürk, kütüphane olarak verdikleri hizmette hiçbir değişiklik olmadan sadece isim değişikliğiyle hizmetlerini devam ettirdiklerini söyledi.

İsimlerinin Millet Kıraathanesi olarak değişmeden önce şehir araştırmaları üzerine kurulmuş bir kütüphane olduklarını belirten Öztürk, "Burada araştırma çalışmaları yapmak ve ders çalışmaya gelenlere belediyenin sloganı olarak ‘ders çalışana, kitap okuyana içeceklerimiz ücretsizdir’ felsefesi ile başlayan ücretsiz ikramlarımız oldu. Çay, kahve ve günde üç kez çorba ikramımız oluyor. Bu ikranları yapmamızın sebeplerinden bir tanesi kütüphanemizin çevresinde yeme içme yerlerinin bulunmaması, bulunanların da belli bir saate kadar açık olmasından kaynaklanıyor. Burada 24 saat boyunca çalışma yapmak isteyenlerin yeme-içme ihtiyaçlarının karşılanmasına bir çözüm olması noktasında ikramlar yapılıyor. Diğer bir sebepte uzaktan gelenlerin bu ihtiyaçlarını rahatlıkla ve ücretsiz bir şekilde karşılamaları içindir. Kimse sıcak bir çorba için Beylikdüzü’nden, Tuzla’dan, Beykoz’dan kalkıp buraya gelmez. Kendi ilçelerinde bulunan kütüphanelerin yetersiz kalması ve erken kapatılması sebebiyle insanlar burayı tercih ediyor. Verimli çalışmalar kullanıcıların memnuniyetini arttırıyor. Buraya gelip uzun süre çalışanlar bizden farklı istek ve taleplerine de bulunabiliyor. Dinlenme mekânı ve Mescit açılması için talepte bulunanlar da oldu. Fakat yakınımızda cami olması sebebiyle Mescit talepleri şu anda mümkün değil diğer isteklerde mekân müsait olmadığı için karşılanamayacağını belirttik. Karşılıklı bir anlayışla hizmetimiz devam ediyor." dedi.

"Hedef okuma oranlarının artmasıdır"

"Millet kıraathanelerindeki asıl amaç günümüzde işlevini koruyan kütüphanelerden çok farklıdır" diyerek konuşmasını sürdüren Öztürk şunları kaydetti:

"Buradaki farklılık toplumsal düzeyde özel mekânlarıyla hizmet veriyor olmasıdır. Ders çalışma, kitap okuma, araştırma çalışmaları ve sosyal olarak sohbetlerin yapılabilmesidir. Bunu yaparken de küçük ikramlarla insanların hoş vakit geçirmelerini sağlamaktır. İsminin ‘Millet Kıraathanesi’ olarak değişmesi ile verilen kütüphane hizmetinden hiçbir şey değişmemiştir. Uygulamada kütüphane kavramıyla kıraathane kavramı arasında mesleki açıdan herhangi bir değişiklik yoktur. Sadece isim değişikliği var. Özel bir mekân olduğu için kafeterya kısmımız farklı bir alanda ve içeride çalışanları etkilemeyecek şekildedir. Kütüphane içerisinde kütüphaneden bağımsız bir mekân olarak işlevini sürdürüyor. Kullanıcılarımızda da onlara vermiş olduğumuz hizmetlerde de bir değişiklik olmadı, aksine kullanıcı sayımız arttırmaya başladı. Özellikle ilçe dışından gelen kullanıcı sayımız çok daha fazla. Kullanıcılarımızın yüzde 75’i ilçe dışından gelmekte ve her geldiğinde yanında birkaç kişiyi getirmektedir. Burada verilen hizmet kullanım yoğunluğunu artırıyor. Toplum olarak okuma Kültürümüzün zayıflığı, eksikliği azlığından Hareketle özellikle genç nüfusun kültür, kitap ve okuma ile bir araya getirilmesi hedeflenerek düşünülmüş bir projedir. Bu hedefleri gerçekleştirmek için de dişlerin ücretsiz ikramlardan yararlanabileceği bir mekân içerisinde bir araya gelebilmelerini, arkadaşlık, dostluk olabilecekleri ve bilgi alışverişinde bulunmaları düşüncesi ile hareket edilerek kıraathane açılmıştır."

"Kitaba dokunmaya korkan insanlarla karşılaştık"

Toplumun kıraathaneye bakışı okuma kültürünün zayıflığı ile doğru orantılı olduğunu ifade eden Öztürk konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"İnsanlarımızın kitapla ünsiyetti, kitapla bir araya gelme oranı düşük olduğu için, kıraathaneye gezmeye gelen vatandaşlarımızın bir kısmında şunu gözlemledik; Bu kadar kitabı ilk kez bir arada gören insanlarımız olduğunun farkına vardık, rafların dolu olduğuna hayretle bakanları gördük, kitaba dokunan dokunmaya korkan bir grupla da karşılaştık. Ama genç okuyucuda bu çekingenlik ve bakış açısı nispeten daha az. Bu tür mekânların sayısını artırarak gençlerimizin buralarda daha rahat vakit geçire bilmeleri bir yere gelmelerini sağlamak millet kıraathaneleri hedefleri arasındadır. Toplumda bir arada yaşama kültürünün gelişmesine katkı sağlamak amacıyladır. Farklı belediyelerden farklı kurumlardan buradaki hizmetin ne şekilde verdiğimizi noktasında bilgi amaçlı ziyaretler yapılmaktadır. Biz de verdiğimiz hizmet şeklini kendilerine aktararak destek olmaya çalışıyoruz"

"Okuma oranlarının artması için evde ve okulda okuma alışkanlığı kazandırılmalı"

Okuma alışkanlığının kazandırılabilmesi için öncelikle bireylerin evlerinde, yaşam alanlarında bu kültürü geliştirmesi gerektiğine de değine Öztürk "Evinde bulunduğu toplum içerisinde okunmayan insanları gören gençlerimiz kitapla olan bağlantısını koparıyor." dedi.

Öztürk, "Teknolojinin etkisi mutlaka var ama bu iki azaltabilmek için en önemli yönlerinden birisi bireylerin ailede okuma kültürünü geliştirmesidir. Evde kitap, gazete okuyan anne babanın yetiştirdi bireylerin kütüphaneye bir kitabı olan ihtiyacı bu tür yaklaşımların olmadığı ailelerde yetişen çocuklara oranla çok daha üst düzeyde oluyor. Bu kültürle gelişen gençler teknolojinin getirdiği yoğun baskı ile çok daha rahat kontrol edilebiliyor. Okumada kütüphanelerin rolü çok önemli gençleri buralara çekebilmek için gerekli tedbirleri aldığımızda gençlerimiz ekip kütüphaneleri sosyal birer mekân olarak görmeye başladıkları zaman okuma oranları artacak. Bu artışta başka bir sebepte okullarımızda kütüphanenin bulunmaması bulunanların de işlevsiz olmamasıdır. Kütüphanecilik eğitimi almış personel siz kütüphanelerimiz kütüphanelerin sayısının çok az olmasıdır." ifadelerini kullandı.

Merkezefendi Millet Kıraathanesine kaymakamlık sınavına hazırlık yapmak için gelen Abdullah Demir, "24 saat açık olması ve sunulan imkânlardan dolayı rahatlıkla derslerime çalışabilmek için buradayım. Burada verilen hizmetlerden memnunuz, biraz kalabalık, bu kalabalıktan dolayı arkadaşlarımız beklemek durumunda kalıyor ama genel itibari ile kütüphanenin verdiği hizmet ve imkânlar güzel.  Sabahın erken saatlerinde geldiğiniz zaman istediğiniz gibi yer bulabiliyorsunuz. Misafirlerin de kitapları incelemedim okumak gibi bir imkânı var." dedi.

Mescit olsaydı iyi olurdu

İstanbul Üniversitesinden mezun olup kaymakamlık sınavı için kütüphaneye gelen Efnan Çelebi Sezgin ise şunları söyledi:

"Bu kütüphaneyi üçüncü gelişim. İlk geldiğimde çok memnun kaldığım için tekrar geldim. İmkânı olan ve olmayan öğrenciler için gerçekten çok güzel bir yer. 7/24 açık olması, öğrenciler için belirli saatlerde ikramlarının olması, çay kahve ikramının olması ve en önemlisi güvenliğin olması çok güzel.  Gerçekten çok memnun kaldım ve tavsiye ederim. Bence bütün ilçelerde bu şekilde mekânların olması lazım. Çünkü buraya gelen öğrencilerin hepsinin bir amacı var ve birbirlerini motive ediyorlar.  Çocukların sokaklardan daha faydalı bir güne çekilebilmesi için buraların çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Sadece ders çalışmak için değil içerisinde bulunan kitaplar da çok güzel. Gençlerin topluma daha iyi kazandırılabilmesi için bu tür bu tür yerlerin kesinlikle sayısının artması gerekiyor. Bütün belediyeler elini biraz taşın altına koyup bu tarz yerler oluşturmalı. Biz bazen arkadaşlarımız da burada geceliyoruz mescit gibi bir imkân olsaydı çok iyi olurdu, en azından çok yorulduğunuzda kenarda azıcık uzanıp eğlenerek tekrar devam ederdik. Ben uzak bir ilçeden (Beylikdüzü) geliyorum. Öyle bir imkân olsaydı belki burada kalırız sabah tekrar çalışmaya devam ederdim.  Haricinde bir eksiklik görmedim. İnşallah diğer belediyeler için de bir örnek olur. Kütüphanede mescit olmamasının belki de sebebi hemen yakınımızda Merkezefendi Camisi'nin bulunması olabilir. En azından dinlenme odası gibi bir mekânın düzenlenmesi çok iyi olurdu"

"Sabah erken gelmezsek yer bulamıyoruz"

Bu yıl 12. sınıfa geçen ve yaz tatili başından bu yana kütüphaneye gelerek sınava hazırlandığını söyleyen Taha Albayrak "Burası çok rahat ve serin. Arkadaşlarımla beraber sabah saat 9’dan 4’e kadar çalışıyoruz. Verilen hizmetten memnunum, sadece kütüphane kalabalık olduğu için sıra oluyor. Erken saatte gelmediğimiz zaman yer bulamayabiliyoruz." dedi.

Kütüphanede çalışılmasının en önemli nedenlerinden birisi başkalarının da burada çalışarak kendisini motive ettiğini söyleyen 12. sınıf öğrencisi Alper Cingöz de "Ders çalışanları gördükçe motive oluyorum. Kütüphanemiz çok iyi hizmetleri güzel, tek sıkıntımız kütüphanenin erkenden dolması. Bunun sebebi de yakın çevrede başka kütüphanenin olmamasıdır. Diğer çevre ilçelerden öğrencilerin de buraya gelmesiyle burası daha hızlı dolmaya başlıyor. Bu sebeple de sabah saat 10.00’da artık sıra başlıyor ve 1-2 saat beklemek zorunda kalıyorsunuz." şeklinde konuştu.

Esenler ilçesinden YKS'ye hazırlanmak için kütüphaneye geldiğini söyleyen Mücahit Gönültaş da kendi bulundukları ilçede kütüphane olduğunu ama bu şekilde hizmet sunmadığı için burayı tercih ettiğini ifade etti. Gönültaş "Burada çalışmak için her türlü imkan var. Bazen aileler çocuklarıyla gelip burayı ziyaret ediyorlar. İster istemez çocuklar ses çıkarıyor bu da bizi olumsuz etkiliyor. Günde iki saat yol gidip geliyorum ama buradaki imkânlara bakınca bu zaman gözüme görünmüyor. Esenler belediyesine de buradan çağrım, burası gibi bir mekânın yapılmasıdır. Orada da bunun gibi bir kütüphanenin olması çok iyi olurdu"

8 arkadaşı ile birlikte KPSS sınavına hazırlık için gelen Rahmi Güngen, verilen hizmetten memnun olduğunu ifade ederek hem belediye hem belediye başbakanına teşekkür etti. (Nizamettin Aşkın-İLKHA)