Meşe ve palamut odunuyla pişen ve katkısız olmasıyla lezzeti bambaşka olan pide ekmeği sofraların vazgeçilmezi olmaya devam ediyor.
Özellikle Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinde, odunun bol olduğu yerlerde taş fırını ustalarının elinden sofralara uzanan, lezzetiyle sofraların vazgeçilmezi haline gelen pide ekmeği yoğun bir rağbet görüyor.
Lezzetini odun ateşinden alan pide ekmeğine katkı maddesi olarak sadece su, tuz ve çok az miktarda yağ katılıyor. Özellikle lokantalar, ekmek ihtiyaçlarını pide ekmeğiyle karşılıyor. Ayrıca fırınlarda odun ateşinde yemek pişirilmesi (tava, kelle-paça, fırında güveç …) bir kültür parçasını oluşturuyor. Halka, lavaş ve pide olarak çeşitleri olan ekmeğin isteğe göre peynirli, yumurtalı ve sucuklu olarak da yapılıyor.
Midyat'ın ilk taş fırını ustaları pide ekmeğinin lezzeti ve yapılış serüveni hakkında konuştular.
"İşimizi aşkla ve sevgiyle yapıyoruz"
20 yıldır pide ekmeği yaptığını belirten Fırıncı Ustası M. Şerif Kaya, işlerini aşkla ve sevgiyle yaptıklarını ifade etti.
Kaya, "20 yıldır babamdan devraldığım bu mesleğimi yapıyorum. 20 yıldır pide ekmeği yapıyoruz. Yöresel bir ekmek olduğu için özen gösteriyoruz. Bu işi aşkla yapıyoruz. İşimize sevgi katıyoruz. Milletin sağlığı da söz konusu. Millet, artık her şeyi organik istiyor. Ekmeğimiz gayet organik. Katkı olarak sadece su, tuz ve biraz yağ kullanıyoruz. Pide ekmeğini lezzetli kılan, palamut ağacı odununun ateşinde pişmesidir. Çeşit olarak pide, lavaş ve lahmacun dışında tava gibi yemekleri de pişiriyoruz. Pide ekmeği, halkımız tarafından fabrikasyon ekmeğine göre daha çok rağbet görüyor." dedi.
"Halkımız doğallığı sevdiği için bu ekmeği tercih ediyor"
Fırıncı ustalarından Ferhan Altınok da "Pidenin özelliği doğal olmasıyla ve odun ateşinde pişmesiyle öne çıkıyor. Meşe odununun kullanılması nedeniyle lezzetlidir. İçinde katkı maddesi yoktur. Odun ateşinde genellikle lokantalar için lavaş ekmeği, közde pişirdiğimiz tandır ekmeğine benzer halka ekmek, odunda pişen tüm ekmekleri çıkarıyoruz. Halkımız doğallığı sevdiği için bu ekmeği tercih ediyor. Katkılı somun ekmeklerini tercih etmiyor. Pide ekmeğinin lezzeti bambaşkadır. Bu ekmek Doğu ve Güneydoğu dışında başka yerde yok." şeklinde konuştu.
"Bu ekmeği her yerde bulamıyoruz"
Odun ateşinde pişen pide ekmeğinin batıda bulunmadığını ifade eden Abdusselam Turgay ise şunları kaydetti:
"Tadı ve lezzetiyle pide ekmeğini tercih ediyoruz ve tavsiye ediyoruz. Diğer ekmekler gibi kilo yapmıyor. Özellikle İstanbul'daki hemşerilerimiz Midyat'a geldiklerinde pide ekmeğine çok rağbet gösteriyor. Taş fırını ekmeği her yerde bulunmuyor. Doğal ve odun ekmeği olduğu için çok seviyoruz." (Süleyman Tunç-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Tokat’ın Pazar ilçesine bağlı Ballıca Köyü’nde bulunan ve yaklaşık 3,5 milyon yıl önce oluştuğu tahmin edilen Ballıca Mağarası, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biri olma özelliğini taşıyor.
Binlerce yıllık tarihiyle sadece kültür, sanat ve edebiyatın değil, aynı zamanda yöresel mutfağın da merkezi olmaya devam eden, Hz. Nuh’un şehri Cizre, mutfağın en özel tatlılarından biri olan Cizre Bırınczer ile hem tarihi geçmişi hem de benzersiz lezzetiyle sofraların vazgeçilmezi durumunda
Kütahya’daki Tavşanlı Höyük kazılarında, 4 bin 500 yıl öncesine ait mermer, kemik ve topraktan yapılmış idoller bulundu. Buluntular Tunç Çağı'na ışık tutuyor.
12 bin yıllık geçmişe sahip Hasankeyf'teki Şaab Vadisi ve Küçük Saray, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.