Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, İl Müftülüğü tarafından düzenlenen ‘Hz. Peygamber, Tevhid ve Vahdet’ temalı Kutlu Doğum etkinliğinde yaptığı konuşmada vahdet ve İslam kardeşliği üzerine mesajlar verdi.

Diyarbakır İl Müftülüğü tarafından ‘Hz. Peygamber, Tevhid ve Vahdet' temalı Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi. Programa, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, âlim ve yazarlar ile il ve ilçe müftüleri katıldı. Etkinlik başında, ‘İnsanlığı Yüceltmek İçin Gelin Birlik Olalım/Werin Em Bibin Yek' mesajı verildi.

Etkinlik öncesi iyiliği ve kötülüğü tanımlayan ve insanlığa doğru yolu anlatan, kötülükten sakındıran sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyonda savaşların yol açtığı tahribata ve sebep olduğu gözyaşlarına dikkat çekildi. Sinevizyon gösterimi Sur'daki çatışmalarda zarar gören Kurşunlu (Fatih Paşa) Camii'nin son haline ve tarihi Ulu Camii'ne de yer verildi.

Salavat ve Mevlid-i Şeriflerin okunduğu etkinlikte, Diyarbakır il Müftülüğüne bağlı Onur Tunamaç şefliğindeki koro, ilahiler seslendirdi.

Sunuculuğunu Diyarbakır Kayapınar ilçe Müftüsü Sırrı Şık'ın yaptığı program, Hafız Fatih Çakmaktaş'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

"Sur'a barut kokusu yakışmaz, gül kokusu yakışır"

Düzenlenen etkinlikte bir konuşma yapan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Yüreği Hz. Muhammed sevgisiyle salonu dolduran aziz kardeşlerim, hoş geldiniz. Peygamberimizin ‘arkadaşlarım' diye hitap ettiği gençler, ‘gözümün nuru' diye hitap ettiği nurlu çocuklar hoş geldiniz. Ulu Camii'nin minberinden hitap ettiğim gibi kapılarını Resulullah'ın ashabına açan Diyarbakırlılara selam olsun. Sadece hitap etmeye değil aynı zamanda geçmiş olsun demeye geldim. Geçmiş olsun aziz kardeşlerim. Nice evliyalar, enbiyalar yetiştiren Sur'a barut kokusu yakışmaz, gül kokusu yakışır." dedi.

Görmez; ‘Werin em bibin yek' bu ne güzel bir çağrı

Eli kalem tutacak gençlerin kendi kendilerini helak ettiklerini söyleyen Görmez, "Nice kardeşimiz zor günler geçirdi. Nice kardeşlerim evini terk etti. Bütün bunlara değer miydi? Allah yurdumuza, evimize, şehirlerimize bu tür belaların girmesini engellesin. Şimdi yaraları sarma, kalpleri birleştirme zamanı. Peygamberin Kutlu Doğumu'nda ‘Vahdet ve tevhit ile gelin birlik olalım. Werin em bibin yek' bu ne güzel bir çağrı. Bu dünyayı birlikte güzelleştirmek varken, bu güzelliği Sur'dan bütün dünyaya yaymak varken, kalplerden kin ve öfke saçmak yakışır mı? Kalbin kara delikleri vardır. Kalbin kara delikleri öfke ve kindir." ifadelerini kullandı.

"Kentler perişan halde, çocuklar yetim kaldı"

İslam coğrafyasının zor bir süreçten geçtiğini söyleyen Görmez, "Çevremiz ateşlerle kuşatılmış durumda. Asırlarca İslam medeniyeti olan Şam, ateşler köpürüyor. Milyonlarca insan kendi memleketlerini terk etti. Nice güzel şehirler Bağdat, Hama gibi kentler perişan halde. Çocuklar yetim kaldı. Milyonlarca insan hanelerini terk etti. San'a hikmetin merkeziyken ateşler yükseliyor. Parçamız olan Trablus ve Libya'dan ateşler yükseliyor. Şimdi de Diyarbakır'dan ateşler yükseltmek istiyorlar. Diyarbakır buna izin verir mi? İnsanlığın içinden geçtiği bu girdapta 3 başlık kullanıyoruz. Gelin birlik olalım. Çünkü bu din insanı yaşatmaya geldi, öldürmeye değil." diye konuştu.

Tevhidin 3 boyutu olduğuna dikkat çeken Görmez, konuşmasına şöyle devam etti: "Birincisi; Kelime-i Tevhid, yani Lailahe İllahlah Muhammedin Resulullah. Bunu demek ‘Kul ve köle olanlara kul ve köle olmayacağız' demektir. ‘La ilahe illallah'ı bir mazlum dediğinde başkadır, idareci dediğinde başkadır. İkincisi; Allah bizi yarattı, bizi nasıl yaşatacağımızı, sünnetine nasıl tabi olacağımızı öğretti. Bu iki kelime Sibirya'daki Müslüman ile Çin'dekini, Avrupa ile Afrika'dakini birbirine bağlar. Ne muhteşem söz, ne muhteşem biat… Üçüncü merhale ise vahdettir. Tevhit insanın Allah ile ilişkisini sadece belirlemez. Aynı zamanda bizimle varlıklar, bizimle kâinat, bizimle insanlık arasını da işler. Bu ruhun, kalbin, zamanın ve mekânın vahdetidir."

"Beşeri mektepler ilahi nizamın önüne geçemez"

Görmez, "Vahdet medeniyetinin çocukları ırkçılık yapmaz. Veda hutbesini unutmaz. Vahdet medeniyetinin çocukları mezhepçilik yapmaz. Din ilahi nizamdır. Beşeri mektepler ilahi nizamın önüne geçemez. Vahdet çocukları, insanı rengine göre ayırmaz, sınıf ayrımı yapmaz. Birbirini tanırlar ancak üstünlüğü orada görmezler." dedi.

Etkinlikte konuşan Diyarbakır il Müftüsü Burhan İşleyen de Hz. Muhammed'i anlama ve onun aşkıyla bir araya gelmek için düzenlenen etkinliklerin önemine işaret etti.

Kurumuş topraklara yağmurun rahmet olarak indiği gibi bu coğrafyaya da Hz. Muhammed'in Kutlu Doğum etkinliğinin rahmet olarak yetiştiğini belirten İşleyen, Kutlu Doğum etkinliklerinin her alanda insanları huzura ve mutluluğa kavuşturmasını diledi.

Allah'ın, bu tür etkinliklere gelen Müslümanların her adımını hayırlarla karşıladığını söyleyen İşleyen, "Gençlik Spor il Müdürlüğü salonu hazırladı. Şimdiye kadar Peygamberi anlatan 90 bin kitap dağıtan ve yarışmaya katılan tüm genç kardeşlerime teşekkür ediyorum." dedi.

Kutlu Doğum etkinliklerinin birçok hayrı barındırdığını belirten Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy da yaptığı konuşmada şunları ifade etti:

"İçinde birçok hayrı, güzelliği barındıran Kutlu Doğum içinde ailelere ve insanlığa mesajlar vermiştir. Tevhid, Allah'tan başka kimseye kulluk etmeme demektir. Vahdet ise tüm İslam âleminin ve Müslümanların birliği demektir. Son yaşanan şiddet olayları halkı bunalttı. Şiddete ve teröre pirim vermemeliyiz. Vahdeti bozmaya çalışanlar var. Hz. Peygamberin birleştirici ve bütünleştirici tavrı sayesinde bunları aşacağız." şeklinde konuştu.

Konuşmalarının ardından, Diyarbakır il Müftülüğü tarafından düzenlenen Siyer Sınavı'nda derece giren imam hatip öğrencilerine, Diyanet İşleri Başkanı Görmez ile Vali Hüseyin Aksoy tarafından ödülleri verildi. (M. Sıddık Bilge/Emrah Deniz – İLKHA)