Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesini değerlendiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Muhammed Maşuk Özyaramış, seçilen başkanların hepsi işgalcilerin varlığını ve yayılmacılığını garanti etmek amacıyla seçildiklerini belirtti.

Trump'ın Başkanlık seçimindeki sonuçların sürpriz olmadığını vurgulayan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Muhammed Maşuk Özyaramış, Biden yönetiminin seçim kampanyasında yaşanan aksaklıkların, demokratların toparlanmasını güçleştirdiğini ve Trump’ın yeniden seçilmesinin beklenen bir sonuç olduğunu ifade etti.

"Trump, bir önceki döneminde Kudüs’ü israilin başkenti ilan etti. Bu, onun Siyonizm yayılmacılığını desteklediğini gösteriyor." diyen Özyaramış, Trump’ın yeniden seçilmesinin Amerikan dış politikasında büyük bir değişim yaratmayacağını, özellikle Orta Doğu'daki politikaların siyonist çıkarlar doğrultusunda devam edeceğini söyledi.

Trump’ın ulusalcı bir lider olduğunu ve küresel yayılmacılığa karşı durduğunu belirten Özyaramış, ancak Orta Doğu’daki politikalarda değişim olmayacağına dikkat çekti. Özyaramış, “Trump’ın tekrar seçilmesi, israilin yayılmacı hedefleri doğrultusunda Türkiye’ye yönelik politikaların daha da sertleşmesine yol açabilir.” diye konuştu.

“Amerika'da Trump'ın kazanması beklenen bir sonuçtu”

Özyaramış, "Rahmetli Erbakan hocamızın 1990'lı yıllarda yaptığı bir konuşma, bu aralar sosyal medyada çok dolaşıyor. Ben de bunu Erbakan Hoca'nın ifadesiyle doğrudan söylemek istiyorum. 'Amerikan başkanlarının hepsi, israilin varlığını ve yayılmacılığını garanti etmek üzerine seçilirler.' Aslında Amerika'da başkanlar değişse de partiler ve politikalar farklılık gösterse de ittifak ettikleri husus aynen Erbakan hocamızın ifade ettiği gibidir. Özellikle son 20 yıldır bunu çok net bir şekilde görmüş oluyoruz. Amerika'da Trump'ın kazanması beklenen bir sonuçtu. Biden yönetiminin seçim kampanyasına demokratlar adına başlamış olması ve kampanyayı bitirmeden çekilmesi ve yeni adayın gelmesi, gelen yeni adayın kampanyalarına geç başlaması, demokratların toparlanmasını güçleştiren etmenlerden biriydi. Bunun dışında Biden'ın şaibeli bir şekilde yıkılmış olması, Amerikan kamuoyu açısından da kabul edilebilir bir şey değildi. Sonuç olarak beklenen oldu ve Trump seçilmiş oldu.” dedi.

“Geçmişte siyonizmi savunan ve örgütleyen kişiler olduğunu rahatça görebiliyoruz”

Trump’un bir önceki başkanlık döneminde Kudüs'ü siyonist işgalcilerin başkenti ilan ettiğini hatırlatan Özyaramış, “Seçim çalışması boyunca iki adayın da iç ve dış politikalarda birçok farklı düşünceleri olmasına rağmen, Cumhuriyetçi ve Demokratları oluşturan parti teşkilatlarının da birbirleri arasında farklı düşünceler olmasına rağmen, ittifak ettikleri husus siyonistlere kim ne kadar daha fazla verecek hususuydu. Savaşı bitirmekten ziyade savaşa devam etmesi açısından hangisi daha fazla destek verir yarışına girmiş oldular. Trump zaten sicili belli olan bir adam; bir önceki başkanlık döneminde Kudüs'ü israilin başkenti ilan eden bir adam. Dolayısıyla kendisinin de kazanmış olması, Demokratların yönetimine bir avantaj sağlamayacağı kanaatindeyim. Trump, başkanlığı devralmadan Kamala Harris'in yaptığı atamaların arka planına bakacak olursak, geçmişte siyonizmi savunan ve örgütleyen kişiler olduğunu rahatça görebiliyoruz. Trump'ın yeni dönem politikaları, özellikle Orta Doğu'ya dönük Siyonizm yayılmacılığını destekleyen politikaların dışına çıkacağını düşünmüyorum. Trump, akıllı bir adam ve en büyük özelliği ne yapacağının kestirilememesidir. Yeni dönemde de biraz daha güvenle bunu yapmış olacak çünkü birinci döneminde, iki dönem hesapları için kendini bazen frenliyordu, ancak yeni dönemde öyle bir durum artık söz konusu olmayacak. Hem Temsilciler Meclisi'nde hem de Senatörlerde kendi partisinin ciddi bir üstünlüğü söz konusu, geçen döneme göre eli daha da kuvvetli. Fakat ulusalcı bir adam. Amerika'da tarihten gelen ulusalcılar ve küreselciler ayrımı vardır, özellikle dış politika çerçevesinde değerlendirildiği zaman ulusalcı bir kafa yapısına sahip Trump. Ulusalcı ama küresel yayılmacılığı da istemiyor değil, fakat her şeye müdahil olunmaması gerektiğini ve küresel hakimiyeti sağlamaya çalışırken Amerika'yı aşırı yüklü masraflarda ve harcamalarda bulunmaması gerektiğini savunuyor.” şeklinde konuştu.

“Türkiye'nin çok da menfaatine olacak bir yapısı yok”

Özyaramış son olarak şunları ifade etti:

“Rusya ve Ukrayna arasındaki soruna bir çözüm bulacağını düşünüyorum. Ukrayna'ya beklediği desteği vermeyince geri çekilecektir ama Orta Doğu için bu konu söz konusu olmaz. Bir önceki döneminde Trump'ın Çin ile ciddi bir ekonomi temelli mücadelesi söz konusuydu. Muhtemelen bu mücadelesi yine devam edecektir. Türkiye açısından bakacak olursak, kendisinin ne olduğunu bilen bir adamdı. Geçen dönem çok ukalaca bir tavrı söz konusuydu, bunun yine devam edeceği çok aşikardır. Şu anki durum bunu gösteriyor. Türkiye'nin çok da menfaatine olacak bir yapısı yok. Sonuç olarak Türkiye'yi değerlendirdiğimiz zaman, Lübnan ve İran'dan sonra israilin yayılmacı hedefinin doğrudan Türkiye olacağı için Türkiye'ye yönelik politikalarının ne olacağı da aşağı yukarı belli." (İLKHA)