ASTP Kurucu Başkanı Mustafa Kır: İslam ülkeleri Gazze'ye sahip çıkmalı

Ankara Sivil Toplum Platformu Kurucu Başkanı Mustafa Kır, Gazze'deki soykırıma karşı İslam ülkelerinin harekete geçmesi gerektiğini vurguladı. Kır, Batılı ülkelerin ve uluslararası toplumun sessizliğini eleştirerek, Gazze'ye acil yardım ve destek çağrısında bulundu.
Ankara Sivil Toplum Platformu Kurucu Başkanı Mustafa Kır, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze’deki soykırımı ve Batı'nın tepkisizliğini değerlendirerek, uluslararası camianın ve özellikle İslam coğrafyasının sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğine dikkat çekti. Kır, kadınlar ve çocuklar için ses çıkarmayan Batılı kuruluşları eleştirerek, bu sorumluluğu herkesin taşıması gerektiğini belirtti.
Kır, 7 Ekim 2023'te başlayan siyonist işgal rejiminin soykırımı ve saldırılarının 15 aydan fazla bir süredir devam ettiğini belirtti. Ateşkese ara verilmesinin ardından da saldırıların devam ettiğini, kadınlar, çocuklar ve yaşlıların hiçbir ayrım gözetilmeden bombalandığını ifade etti.
Bu süre zarfında Gazze’de 17 binden fazla çocuğun, 12 binden fazla kadının şehit olduğunu aktaran Kır, 17 bin çocuğun, 11 binden fazlasının okul çağındaki çocuklar olduğunu, 600 binden fazla çocuğun eğitimden mahrum bırakıldığını belirtti.
Kır, Uluslararası Adalet Divanı'nın işgalciler hakkında soykırımı durdurmaya yönelik tedbir kararı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Gazze’deki soykırımı yapan Netanyahu ve savaş kabinesinin tutuklanma kararının askıya alındığını ifade etti.
Birleşmiş Milletler’in tüm kurumlarının da sessizliğe büründüğünü belirterek, 18 Mart’ta başlayan ateşkes ihlali sonrasında 700’e yakın kadın ve çocuğun şehit olduğunu, binden fazla kişinin yaralandığını söyledi. Ayrıca, 7 Ekim’den bu yana 2 milyondan fazla Gazzelinin zorunlu göç etmek zorunda kaldığını aktardı.
ABD Başkanı Trump’ın Gazze'ye yönelik planları
ABD Başkanı Trump’ın Gazze’de savaşı durdurma vaadiyle iktidara gelmiş olduğunu, ancak göreve geldikten sonra Gazze halkının bölgeyi terk etmelerini ve Gazze'yi ABD'nin bir parçası haline getirmelerini istediğini hatırlatan Kır, Avrupa Birliği ve Batılı ülkelerin sessiz kaldığını ve İslam coğrafyasındaki Müslüman liderlerin de kayıtsız kaldığını söyledi. Kır, Gazze’nin yalnız bırakıldığını, çocukların eğitimden, sağlık haklarından ve diğer temel insani haklardan mahrum bırakıldığını belirtti.
"İslam coğrafyasının liderlerinin sessizliği anlaşılır değil"
Kır, Gazze'deki durumu izleyen İslam coğrafyasındaki liderlerin sessizliğinin anlaşılır olmadığını vurguladı. Batılı ülkelerin tutumlarının, aynı zamanda İslam coğrafyasındaki ülkelerin tutumlarını da etkilediğini söyledi. Irak, Suriye, Mısır, Libya, Afganistan, Doğu Türkistan, Keşmir ve Yemen’deki durumların buna örnek teşkil ettiğini belirterek, Müslümanların kanlarına dair en küçük bir tepki ve karar alınmadığını aktardı. Kır, buna rağmen bugün Müslümanların birbirlerinin dertleriyle dertlenmesi ve sevinçlerini paylaşması gerektiğini belirtti.
"Gazze’ye kayıtsız kalmamak, aktif çözüm üretmek gerekiyor"
Kır, İslam ülkelerinin, ticaretlerini, siyasetlerini ve diplomatik ilişkilerini sürdürebildikleri için Gazze’ye kayıtsız kalmalarının, siyonist işgalcilere dolaylı destek vermek anlamına geldiğini ifade etti. Her Müslüman ve her devletin, Gazze'nin yaşadığı acıları göz önünde bulundurup sorumluluk taşıması gerektiğini vurgulayan Kır, "Bu, sadece bir kınama meselesi değil, aktif bir çözüm üretme meselesidir." dedi. Kır, Gazze'ye yardım gönderilememesinin kabul edilemez olduğunu ve bölgedeki insanların, okulların, hastanelerin yıkılmasının, hayatını kaybedenlerin sayısının artmasının dünya tarafından görmezden gelinemeyeceğini belirtti.
"İslam ülkeleri, Gazze için adım atmazsa soykırım devam edecek"
Kır, İslam ülkelerinin askeri teşkilatlarını, barış gücünü derhal harekete geçirmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Filistin Devleti'nin başkenti birleşik Kudüs olan bir devlet olarak tanınmasının önemine değindi. Eğer bu adımlar atılmazsa, Gazze'deki soykırımın devam edeceğini ve Netanyahu’nun ve siyonist işgalcilerin Gazze’ye acımayacağını kaydetti.
"Gazze'ye sahip çıkmak, İslam dünyasının ortak sorumluluğudur"
Kır, Gazze halkının son neferleri bile kalmadan Gazze'yi terk etmeyeceğini, ancak bu kadar büyük bir soykırım karşısında İslam coğrafyasının liderlerinin suskun kalmasının, bu insanlık dramına ortak olmak anlamına geldiğini söyledi. Gazze’de akan her damla gözyaşının sorumluluğunun, tüm Müslümanlar ve İslam dünyası tarafından taşınması gerektiğini belirten Kır, ekonomik, ticari ya da siyasi bedel ne olursa olsun Gazze’ye sahip çıkılması gerektiğini ifade etti.
"Gazze’deki felakete karşı uluslararası toplum harekete geçmeli"
Gazze’deki okulların yüzde 93’ünün ya tamamen yok olduğunu ya da kullanılmaz hale geldiğini belirten Kır, Gazze’nin harabe haline geldiğini ve sonrasında yeniden başlayan saldırılarla ayakta kalan binaların da yıkıldığını ifade etti. "Kimse 'biz Gazze'ye gıda ve ilaç gönderiyoruz' diyerek bu sorumluluktan kaçamaz," diyen Kır, Gazze halkının temel ihtiyaçlarının karşılanması için uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini belirtti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Kudüs ve Tarihimiz Derneği (KUTAD) Ankara Şube Başkanı Filistinli Gazeteci-Yazar Doktor Zahir Elbek, Gazze halkının direnişinin temelinde cenk, cihat ve şehadet anlayışının yattığını vurguladı.
Ramazan Bayramı’nın yaklaşması ile birlikte rengarenk görüntüleriyle şeker ve çikolatalar tezgahlardaki yerlerini aldı. Esnaf, vatandaşların son günlere harcamalarını bıraktığı için bu zamanlarda eski bayramları aradıklarını belirtti.
İslam ümmeti tarafından yarın idrak edilecek olan Kadir Gecesi hakkında açıklamalarda bulunan Mardin İl Müftüsü Enver Türkmen, bin aydan hayırlı olan bu gecede bol bol Kur’an'ı Kerim okunması ve Gazze'deki Müslümanlara çokça dua edilmesi gerektiğini belirtti.
Ailenin örselendiği bir zeminde değerleri yaşatmanın ve millet olarak ayakta kalmanın mümkün olmadığını belirten Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim coşkun, aile kurumunun korunması için her türlü tedbirin alınmasının tercih değil, zorunluluk olduğunu söyledi.