Peygamberler mesleği olan çobanlığı yıllardır yapan Atila Ekiz, tüm zorluklarına rağmen işini sevdiğini söyledi.

Kendini bildi bileli çobanlık mesleğini icra ettiğini belirten Atila Ekiz, okul okuyup memur olma imkanı olmasına rağmen çobanlık yapmayı tercih ettiğini belirtti.

Ankara Elmadağ ve Mamak ilçelerinin kırsalında yüzlerce küçükbaş hayvana baktığını ifade eden Ekiz, mesleğin tüm zorluklarına rağmen çobanlık işini severek yaptığını söyledi.

Ekiz, "Kendimi bildim bileli bu işlerin içindeyim. Herhangi başka bir işe yönelmedim. Memur veya herhangi başka bir meslek sahibi de olabilirdim ama hayvan sevdası bizi bu dağlara çekti. O gün bugündür bunun arkasındayız. Zahmetli mi? Çok zor ve zahmetli. Ama bu işi yapmanın tek yolu var, sevgi. Seven insan bu işi yapar. Para pul için bu iş yapılmaz. Para için yapsaydım şimdi 10 sefer bırakırdım." dedi.

"Bu işin cumartesi-pazarı yok, bayramı-seyranı yok 7/24 bu işteyiz"

Atila Ekiz

İşin en çok zahmeti kuzuyu alana kadar olduğunu aktaran Ekiz, "Şimdi kuzuyu aldık. Zahmetin büyük bir kısmını atlattık. Her sabah kuzu ayrılır her akşam gelir kavuşur. Koyunlar sabah gider akşam gelir kuzularıyla emişir herkes yerine ayrılır kuzunun yemini veririz. Bu şekilde bu işin cumartesi-pazarı yok, bayramı-seyranı yok. 7/24 bu işteyiz. Ama dediğim gibi bu işi yaptıran şey sevgi. Sevgi olmazsa bu iş olmaz. Şu köpeğin, bu koyunun ve bu dağların sevgisi. Eline değneği alıp gittin mi senden iyisi yok." ifadelerine yer verdi.

"Şu anda en büyük sıkıntı bu işi bırakanların yüzde 80'i bu işe kendisi güç yetiremiyor"

İşin sıkıntılarıyla ilgili de konuşan Ekiz, en büyük sıkıntının eleman bulamamak oduğunu söyleyerek: "Şu anda en büyük sıkıntı bu işi bırakanların yüzde 80'i bu işe kendisinin gücü yettiği halde yapamayıp eleman tutmaya ihtiyacı duyanlardır. Hem maddi açıdan hem de parayla da bu işi yapan artık kalmadı. Ama dediğim gibi yani seven insanı bulmak lazım. Bu işin tek yolu bu. Bizim devlet bu işe hiç el atmıyor. Bu yıllardır böyledir. Ben çocukken bu işi yapacağım dediğimde 'sana kız vermezler en baştaki problem bu. Bu pisliğin içinde biz yıllardır bir şey kazanmadık sen de bir şey kazanamazsın. Gir bir işe çalış bu işlere bulaşma.' Sürekli büyüklerim bunu derdi. O yüzden de bu işlere pek girişen genç artık kalmadı." şeklinde konuştu.

"Devlet; parası olana yardım ediyor, olmayana yardım etmiyor"

Devletin bu işe her türlü desteği vermesi gerektiğini dile getiren Ekiz, "Devlet bu işe her türlü teşviki yapması lazım. Çünkü bu kazanan bir şey değil. Şimdi biz burada üretim yapıyoruz. Şu anda et sıkıntısı var. Memleketteki et bu kadar pahalı. Et sıkıntısı olmasa et ucuz olur. Çok olsa ucuz olur. Demek ki yok. Bu işi yapan yok. Devletin buna yem desteği de olması lazım. Arazi desteği de olması lazım. Ahır desteği de olması lazım. Bazı şeyleri karşılıksız bir şekilde devletin desteklemesi lazım. Ama bizim burada öyle değil. Bizim burada devlet sadece bu işi bilene destek olmuyor. Devlet bilmeyene destek oluyor. Bilmeyen kim? Parası olan. Parası olmayıp da bu işi gerçekten yapacak gerçekten bu işi bilen adam bu işi yapamıyor. Çünkü para kazandırmıyor. Devlet; parası olana yardım ediyor, olmayana yardım etmiyor. Bugün Bankanın kapısına git senden ilk sorduğu şey 'bu krediyi alacaksın ama bana karşılığında ne göstereceksin. Yer mi? Para mı göstereceksin.' Yani senden ipotek istiyor. Benim zaten param olsa kapına niye geleyim? Benim param yok ki sana gelmişim. Devlet bana böyle derse benim param yok ama ben bu işi bilen adamım ama adam mesela müteahhit, avukat, doktor ve savcı, bunların parası var, onlar bu işi yapmaya çabalıyorlar. Hiç bilmiyor hayvanı da zayi ediyor. İşçiliği de zayi ediyorlar. Parayı da zayi ediyorlar. 3-5 sene sonra işi bakıp geçiyorlar. Sebep bu iş yapılmazmış. Halbuki işi bileni teşvik etmiyor, işi bilmeyeni teşvik ediyoruz. Niye? İşi bilmeyenin parası var işi bilenin parası yok. Bütün olay bu. Parası olmayan devlet bir şey beklemeyecek vatandaşına destek verecek. Ödeyemezse de ödeyemez, yani yapacak bir şey yok. Bunca şirket adamları hayali şirket açıp batırıyorlar, sonuçta hiçbiri de ödemiyorlar. Bunu çiftçiden de istemesinler. Geri dönüşü olmayan bir para versinler. Sonuçta bu para tekrar bu devletin cebine girecek. Çünkü bu insanlar burada üretim yapıyor." şeklinde belirtti. (İLKHA)