Gazeteciliğin toplumu doğru bilgilendirmek adına sorumluluk gerektiren bir meslek olduğunu belirten Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Sait Özcan, gazetecilik mesleği adı altında elindeki imkânı toplumu ifsat etmek için kullanan kişi ve kurumlara karşı dikkatli olunması gerektiğini söyledi.
"10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" münasebetiyle İLKHA muhabirine konuşan Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Sait Özcan, toplumun doğru bilgiye ulaşması adına yaptıkları yayınlarda çok hassas davrandıklarını vurgulayarak yanlış bilgi aktarımında bulunan, elindeki gazetecilik imkânının toplumun ifsadı için kullanan kişi ve kurumlara karşı dikkatli olunması tavsiyesinde bulundu.
Öncelikle her türlü zor koşullarda görevlerini yerine getirerek kamuoyunun güvenilir ve sağlıklı bilgiye ulaşmasını sağlayan basın mensuplarının "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" nü tebrik ederek konuşmasına başlayan Özcan, "Gazetecilik, toplumu ve bireyi hakkaniyet çerçevesinde aydınlatma işidir. Gazeteciler bu anlamda çalışır, mesleklerini icra ederler. Ancak şunu üzülerek ifade etmem gerekir ki; gazeteciliği bir sopa olarak kullanan, adeta kalemlerini silaha dönüştürerek gazetecilik yaptıklarını zannedenler var. Yaptıkları haberlerle ahlaksızlığın yayılmasına ve yalan haberlerle kaos ortamlarının oluşmasına sebebiyet vermekten asla çekinmezler. Basın ve medyayı kötü emelleri için kullanarak gazetecilik yaptıklarını zannedenler, maalesef toplumu ifsat ediyor, sürekli bir kaos ortamının devam etmesine sebebiyet veriyor. Bu tür gazetecilik yapanlara karşı çok dikkatli olunmalı. Önümüze gelen haberlere ihtiyatla yaklaşmak, konuyu araştırmadan inanmamak gerekir." dedi.
"Bilinçli olarak Müslümanları hedef alan gazeteler var; Bunun adı gazetecilik değil tetikçiliktir"
Bir olayın 'doğrusu eğrisi nedir?' diye tam bir araştırma yapmadan sadece daha fazla okunmak, ilgi çekmek adına sorumsuzca haber yapan çok sayıda medya kuruluşu ve gazetecinin olduğunu vurgulayan Özcan, "Maalesef bunun yanında bilinçli kurgu yaparak Müslümanları hedef tahtasına oturtan, onlara kumpas kuran, kötü algı oluşturmaya çalışan odaklar da var. Bunun adı gazetecilik değil tetikçiliktir. Diğer yandan sosyal medya gazeteciliği türedi. Artık üç beş kelimeyi bir araya getiren herkes gazetecilik yapabiliyor. Ancak sosyal medyayı kullananların tüm toplumu ilgilendiren paylaşımlarında çok daha dikkatli olmaları gerekir." diye konuştu.
"Toplumun inanç ve değerlerine uygun olarak hakkaniyet çerçevesinde haber yapıyoruz"
Allah'u Teâlâ'nın Hucurat suresinde; 'Ey iman edenler! Bilmeden birilerine zarar verip de sonra yaptığınıza pişman olmamanız için, yoldan çıkmışın biri size bir haber getirdiğinde doğruluğunu araştırın.' diye buyurduğunu hatırlatan Özcan, son olarak şu ifadeleri kullandı:
"Bunun için her habere inanmamak, haberin doğruluğunu araştırmak gerekir. Gazetecinin, kalemini doğru kullanması ve kamuoyunu yanıltmaması aydınlatması, kaos oluşturacak yayınlara imza atmaması gerekir. Basın ve medya kuruluşlarının toplumun dini inancını, kültür ve geleneğini hedef alan yayınlar yapmaması gerekir. Doğruhaber olarak bizler, yaptığımız haberlerin doğruluğuna inanmadığımız hiçbir habere yer vermiyoruz. Hakkaniyetle işlediğimiz objektif yayınlarımızın inanç ve kültürümüze uygun olmasına dikkat ederek toplumun ihyasına çalışan bir anlayışla yayın hizmeti sunuyoruz." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Yaz tatilinde çocukların ekran başında geçirdiği sürenin artmasının risklerine dikkat çeken Psikolojik Danışman Seval Sunar, ailelere sınırsız ekran süresi vermemeleri gerektiğini söyledi.
İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Molla Beşir Şimşek, toplumda maneviyatsızlığın ve ahlaki yozlaşmanın her geçen gün arttığını belirterek, bu durumun başta gençler olmak üzere aileleri ve toplumu olumsuz etkilediğini söyledi. Çözüm için sebeplerin doğru tespit edilmesi gerektiğini vurgulayan Şimşek, önemli tavsiyelerde bulundu.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen vatandaşlar, Gazze’deki açlık ve zulme karşı Meclis önünde toplandı. Katılımcılar, insani koridorun yanı sıra askeri müdahale çağrısında bulunarak yetkililere ‘artık yeter’ mesajı verdi.
Ankara’da ANFİDAP öncülüğünde düzenlenen “Anadolu’dan Meclis’e, Meclis’ten Gazze’ye; Gazze’ye İnsani Koridor” yürüyüşüne katılan Umut Kervanı Genel Başkanı Cengiz Kurtaran, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek, açlığın giderilmesi ve insani yardım koridorlarının bir an önce açılması çağrısında bulundu.