Piyasada bulunmayan ilaç sayısının her geçen gün arttığına dikkat çeken Eczacı Murat Günaydın, Türkiye'nin ilaç sıkıntısı yaşamaması için ilaç üretiminde dışa bağımlılıktan kurtulması gerektiğini söyledi.

Tüm Eczacılar Sendikası, yaklaşık 600 kalemde ilaç sıkıntısının olduğunu açıkladı. Her ne kadar Sağlık Bakanı eczanelerde yaşanan ilaç sıkıntısının kısa sürede giderileceğini söylese de söz konusu sıkıntı hala devam ediyor.

Yaşanan ilaç sıkıntısıyla ilgili İLKHA muhabirinin "İlaç sıkıntısının nedeni nedir? İlaç üretiminde neden dışarıya bağımlıyız? Özellikle hangi ilaçlar bulunamıyor, hastalar ilaçlarını bulmak için hangi yollara başvuruyor?" gibi sorularını yanıtlayan Eczacı Murat Günaydın, ilaç temin durumunun hastalara büyük mağduriyet yaşattığını belirtti.

İlaçların yüzde 55'nin yurtdışından ithal edildiğini belirten Günaydın, "Üretim yaptığımız ilaçların yüzde 44'ünde ise yurtdışı sermayenin payı var. Yüzde 100 bize ait olduğunu söyleyebileceğimiz yüzde 0.16 gibi bir orandır. Bu ise dünya pazarında 1.2 trilyon olan ilaç üretim sermayesinden mahrum olmak anlamına geliyor. Ülkemizde ilaç üretimde kısıtlı imkanlar olduğu ve yurtdışından ithal etmek zorunda kaldığımız için yurtdışında ilaçları temin noktasında sıkıtı yaşıyoruz. En temel sorunlarından birisi de Euro kurunun sabit ve piyasa kurunun altında olmasıdır. Piyasa kuru altında olduğu için ülkemiz dışında bir ülkeye 100 veya 10 Euroya satılan bir ilaç ülkemizde ise Euro kurundan dolayı firma daha düşük bir fiyata satmak zorunda kalıyor. Daha az kar elde edeceği için satmaktan imtina ediyor. Bu bir yönü olabilir. En temel sebep ise yerli üretimimizin olmaması ve yurtdışına mahkum olduğumuzdan kaynaklıdır." dedi.

"Yüzde 100 bize has olan ilaç oranı yüzde 0.16 gibi bir orandır"

İlaç üretim ve piyasaya sürülmesi zahmetli bir süreç olduğunu dile getiren Günaydın, şunları aktardı:

"İlaçların piyasaya sürülmesi ve ilacın keşfinden sonra biraz meşakkatli bir süreçtir. Ülke olarak zamanında gerekli adımları atmamışız. İlaç üretildikten sonra 15 yıl ve ek süreyle beraber artı 5 yıl beraber 20 yıl patent süreci var. Yani bir ilaç üretildikten sonra 20 yıl boyunca başka bir firma bu ilacı üretemez. 20 yıldan sonra benzer ilaçlar üretilebilir. Yüzde 100 bize has olan ilaç oranı yüzde 0.16 gibi bir orandır. Zamanında gerekli adımlar atılmadığı için şu anda ülkemizde bu tür sıkıntıları yaşayabiliyoruz."

"Özellikle çocuk antibiyotik gruplarında ilaç temininde çok sıkıtılar var"

Sıkıntısını yaşadığımız ilaçlar ile ilgili bilgi veren Günaydın, "Özellikle çocuk antibiyotik gruplarında ilaç temininde çok sıkıtılar var. Şeker ve kolesterol gibi hastalıkların ilaçlarında sıkıntılar var. Tansiyon ilaçların temininde sıkıtılar var. Solunum yolu enfeksiyonlarda kullanılan ilaçların temini noktasında sıkıtılar var. Astım ve KOAH hastalılarında bir kısım ilaçlarında sıkıtılar var. Genel olarak en çok sıkıntıyı solunum yolu enfeksiyonlarda özellikle çocukların ilaçlarını temin notasında çok sıkıtılar yaşıyoruz. Hastalar ilaçları temin etmek için bazen eczane eczane dolaşmak zorunda kalıyorlar. Bazen hastalar ilaç bulabilmek için her yeri dolaşıp ilaç temini için de saatlerce bekleyebiliyorlar." ifadelerine yer verdi.

"İlaçların temini noktasında dışa bağımlılığın belini kırmamız lazım"

Son olarak Günaydın, "Sağlık Bakanlığı gerekli adımları atacağını söylemişti. Zamlar geldi. Zamdan sonra ilaçlar bir nebze piyasaya çıkmaya başladı ama yine halen firmalar razı değil. Maalesef bu sebep de dışa bağlı olmamızdan kaynaklıdır. Firmaların hükmü altında kaldığımızdan dolayı ilaç temininde sıkıtılar yaşıyoruz. Bu sıkıntıları aşmak için özellikle yerli üretime ağırlık verilmesi lazım. Geçte olsa güç olmaması lazım. Geçte olsa başlanması lazım. Yerli üretime ağırlık verilmesi lazım. İlaçların temini noktasında dışa bağımlılığın belini kırmamız lazım." şeklinde konuştu. (İLKHA)