Türkiye'de kitap okuma oranlarının diğer dünya ülkelerine göre çok gerilerde olduğunu, son dönemlerde sosyal medyanın bu oranı daha da gerilettiğini belirten Eğitimci-Yazar Kenan Çaplık, eğitim sisteminin kitap okumaya odaklı süreci merkezine alması gerektiğini söyledi.

Özellikle yeni neslin kitap okumayı önemsemediğini, bunda sosyal medyanın çok büyük etkisinin olduğunu ifade eden Çaplık, bu durumun ciddi bir sıkıntı olduğunu vurguladı.

Sosyal medyaya hapsolan gençliğin her geçen gün daha da verimsiz, işlevsiz hale geldiğine dikkat çeken Çaplık, bu olumsuz durumun acilen önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.

Başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere tüm kurumların, medyanın kitap okuma alışkanlığının kazandırılması için adeta bir seferberlik ilan etmesi gerektiğini ifade eden Çaplık, "Eğitim sistemimiz ilk emri 'oku' olan inancımız doğrultusunda yeniden inşa edilmesi gerekir." dedi.

Kenan Çaplık

"Az okuyan bir toplumuz"

Yeni neslin kitap okumaya ilişkin ciddi probleminin olduğunu belirten Çaplık, "Maalesef az okuyan bir toplumuz. Yeni neslin özellikle kitap okuma noktasındaki isteksizliği karşımızda daha büyük bir sorun olarak durmaktadır. Son istatistikler bize gösteriyor ki, Türkiye'de toplumun kitap okuma oranı diğer dünya ülkelerine göre çok daha alt sıralarda yer almaktadır." diye konuştu.

"Etkenlerden bir tanesi sosyal medyadır"

İstatistiklere göre Türkiye'nin yılda kitap okuma oranının diğer bütün ülkelerin neredeyse gerisinde yer aldığına dikkat çeken Çaplık, kitap okuma oranlarının düşük olmasının birçok sebebinin olduğuna işaret etti. Çaplık, "Belki de son dönemin en büyük etkenlerden bir tanesi, sosyal medyanın olumsuz etkisidir. Zaten okumayan bir toplum olmamızla meşhur olmuştuk, sosyal medya da son dönemde var olan okuma gayretini de büsbütün ortadan kaldırmış bulunmaktadır. Elbette bunun önüne geçmek gerekiyor." dedi.

"Yeni nesil bu anlamda ciddi bir sıkıntıyla karşı karşıya"

Eğitim sisteminin kitap okumaya odaklı süreci merkezine alması gerektiğini vurgulayan Çaplık, şöyle devam etti:

"Hakeza üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve özellikle medyanın kitap okumanın önemini toplumun merkezine yeniden oturtması gerekiyor. Maalesef üzülerek söylememiz gerekiyor ki, bugün dizilerde, medyada, sosyal medyada kitap okumanın hiç önemsenmediğini, hatta gündeme dahi getirilmediğini görüyoruz. Bu da toplumun kitaba yönelik bakış açısını olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle yeni nesil bu anlamda ciddi bir sıkıntıyla karşı karşıya bulunmaktadır."

"Kitap okuma gündemin en üst merkezine alınmalı"

Başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere tüm kurumların, televizyonların kitap okuma alışkanlığının kazandırılması için adeta bir seferberlik ilan etmesi gerektiğini kaydeden Çaplık, "Kitap okumayı yeniden toplumun gündeminin en üst merkezine yerleştirmemiz gerekir. Bunun için gayret ve çaba sarf edilmelidir. Zira sosyal medya bir girdap gibi gençliğimizi, tüm insanları yutuyor ve işlevsiz bir hale getiriyor." ifadelerini kullandı.

"En önemli referansımız dinimizdir"

Neslin ancak kitap okumayla yeniden ayağa kalkabileceğini, toplumun kendi özüne dönebileceğini ifade eden Çaplık, son olarak şunları söyledi:

"Bu hususta en önemli referansımız ise şüphesiz ki dinimizdir. Dinimizin ilk emri olan okumanın işlevsiz kalması düşünülemez. İlk emri 'oku' olan dinimizin kitap, Kur'an okuma, toplumu yeniden bilinçlendirme noktasında bize daha büyük sorumluluklar yüklemektedir. Eğitim sistemimiz ilk emri 'oku' olan inancımız doğrultusunda yeniden inşa edilmesi gerekir."(İLKHA)