Filistinli Gazeteci Abu Taqiya Türkiye'de kaybolan Filistinlilerle ilgili konuştu

Türkiye'de kaybolan Filistinlilerin durumu ile ilgili konuşan Filistinli Gazeteci-Yazar Mohammed Abu Taqiya, Filistin ve Türkiyeli yetkililerin konuyu yakından takip ettiklerini, ailelerle de iletişim halinde olduklarını söyledi.
Son bir ayda Türkiye'de yaşayan 7 Filistinli kaybolması akıllara birçok soru işaretleri getirirken kaybolan Filistinlilerin bir örgüt tarafından kaçırılıp kaçırılmadığı konusu ise bir sır olarak yerini koruyor. Sosyal medyada yapılan paylaşımlarla gündeme gelen ve birçok basın kuruluşu tarafından haberleştiren konuyla ilgili şimdiye kadar resmi makamlardan konuya ilişkin bir açıklama yapılmadı.
Konya Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisi Muhammed Salhab ile başlayan kaybolmalar, bir ay içerisinde 7 kişiye ulaşırken bir süre önce kaybolan 2 kişi ile birlikte bu sayı toplamda 9 oldu.
Konuyla ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Filistinli Gazeteci-Yazar Mohammed Abu Taqiya, Filistin ve Türkiyeli yetkililerin olayın başından beri birbirleriyle iletişim halinde olduklarını ve kaybolan gençlerin bulunması için çalışma başlattıklarını ifade etti.
"Kaybolma hadiselerinin MOSSAD veya başka bir örgütün işi olduğunu düşünmüyoruz"
Taqiya, "Bildiğiniz Üzere son haftalarda farklı ülkelerden birkaç kişi kayboldu. Bunların arasında 7-8 Filistinli var. Bunlardan birisi Konya'da Tıp Fakültesi öğrencisi, birisi İstanbul'da Mühendislik Fakültesi öğrencisi, birisi de öğretmenlik yapıyor. Bunlarla ilgili kaybolma meselesi gündeme geldiği ilk günden itibaren Filistin'deki resmi makamlar, Türkiye'deki resmi kurumlarla iletişim halindeler. Konu yakından ve sıcak bir şekilde takip ediliyor. Bunun bir kaçırma veya mafya ya da MOSSAD'ın işi olduğunu düşünmüyoruz. Şimdiye kadar Türkiye'de yabancılar için özelde Filistinliler için bir güvenlik sorunu olmadı. Bu konuyla ilgili Türkiye aleyhine kara propagandalar da yürütülmeye çalışıldı. Resmi makamlar Türkiye'de yetkililerle ve gençlerin aileleriyle iletişim halindeler." dedi.
Daha önce de Türkiye'de benzer olaylar olduğunu belirten Taqiya, "2 yıl önce ve 8 ay önce bu tür durumlar meydana geldi. 2 yıl önce Türkiye'ye işadamı olarak giriş yapan 2 Filistinli kayboldu. Yaklaşık 25 gün sonra istihbarat tarafından gözaltına alındıkları ve Türkiye aleyhine çalışan bir gurupla irtibatlarının olduğu gerekçesiyle tutuklandıkları ortaya çıktı." diye konuştu.
"Filistin'deki ailelerle de gelişmelerden haberdar ediliyor"
Filistin Büyükelçiliğinin Türkiye'deki resmi makamlarla iletişim halinde olduğunu hatırlatan Taqiya, kaybolan gençlerle ilgili bir bilgiye ulaşılmaya çalışıldığını söyledi.
Kaybolan gençlerin ailelerinin Filistin'in Gazze şehri ve Batı Şeria bölgelerinde oturduklarını belirten Taqiya, ailelerle irtibata geçilerek yapılan çalışmalar hakkında bilgilendirildiklerini söyledi.
Kaybolan gençlerin arkadaşlarıyla da irtibat sağlandığını ve Türkiye'de herhangi kimse ile bir şekilde kavga ve sürtüşme gibi bir olaylarının olmadığını söyleyen Taqiya, konunun titiz bir şekilde detaylıca takip edildiğini, gençlere ulaşılmaya çalışıldığını vurgulayarak yakın zamanda hayırlı haberin çıkmasını ümit ettiklerini ifade etti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara’daki ABD Büyükelçiliği önünde Gazze halkıyla dayanışma amacıyla başlatılan nöbet eylemi, 24. gününde de kararlılıkla devam ediyor.
Batman Bağımlılıklarla Mücadele Derneği Başkanı Psikolog Yasir Atalay, yeni eğitim-öğretim yılıyla birlikte ailelere önemli tavsiyelerde bulundu.
Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesinde 52 dönümlük hastane alanının konuta çevrilmesine karşı açılan davada, Danıştay Temyiz Dairesi olumlu karar verdi.
İTTİHADUL ULEMA üyesi Molla Osman Teyfur, camilerin sadece ibadet yeri olmadığını, aynı zamanda eğitim, adalet ve toplumsal dayanışmanın merkezi olduğunu vurgulayarak Müslümanların yeniden cami odaklı bir yaşam kurmaları gerektiğini söyledi.