İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi bünyesinde bulunan Engelsiz Bilgi Merkezi, görme engelli bireylere yönelik hizmeti ile engelleri ortadan kaldırıyor.
Braille alfabesi, Sesli Kitap ve Dijital kitap olmak üzere 3 farklı alanda görme engelli vatandaşlara hizmet sunan Engelsiz Bilgi Merkezi, 18 Ocak 2012’den bu yana hizmet vermeye devam ediyor.
Engelsiz Bilgi Merkezi’nin, Türkiye’nin her yerinden, üye olanlara hizmet verdiğini belirten Engelsiz Bilgi Merkezi çalışanı Ilgın Aydınoğlu, “Bunun olabilmesi için bazı işlemlerin yapılaması gerekiyordu, biz de burada tamda bu işi yapıyoruz.” dedi.
Görenlerin kitap okuma hakkına sahip olduğu gibi görmeyenlerinde bu hakka sahip olduğunu ve bunu fırsat eşitliği olarak gördüklerini söyleyen Aydınoğlu, seslendirme yapmak isteyenler için ilk olarak deneme kaydı aldıklarını ve eğer kriterlere uygun görülürse kabul ettiklerini söyledi.
Kitap seçimindeki tek kriterlerinin ise kitabın daha evvel seslendirilmemiş olması olduğunu belirten Aydınoğlu “Yazar, tür, dil ayırmaksızın tamamını kabul ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Dijital kitaplara ilgi daha fazla”
Bünyesinde çalıştıkları İstanbul Üniversitesi başta olmak üzere farklı üniversitelere de hizmet sağladıklarını belirten Aydınoğlu, dijital kitaba olan ilginin daha fazla olduğunu sözlerine ekledi.
Aydınoğlu “Engelsiz Bilgi Merkezinden yararlanmak isteyenlerin önce engelli olduklarını kanıtlayan belgeleri ibraz etmeleri gerekir. Mevcut durumda aktif kullanıcı sayımız 70 kişi civarında. Yeni dönemde üyelik sistemine geçtik. Artık Türkiye’nin neresinde olursa olsun merkezimize sadece görme engelli olanlar değil farklı bir bedensel engeli olanlar da üye olarak faydalanabilir.” dedi.
“Biz öğrenciyken bu gibi kurumlar yoktu”
Merkezde sesli kitap üretmenin çok daha fazla zaman aldığını ifade eden Aydınoğlu, şöyle konuştu:
“500 sayfalık bir dijital kitap oluştururken yarım gün, sesli kitap haline getirirken ise 6 ay kadar uğraşıyoruz. Ben, 2008 yılında mezun oldum. Öğrenciyken, bu gibi kurumlar yoktu. Ben de anlaştığım bir kırtasiye ile ücret karşılığında kitapları Braille alfabesine çeviriyordum ve sesli kitap oluşturmak için kendi arkadaşlarımdan yardım alıyordum. Arkadaşlarımın okumasıyla kasetlere kayıt yapar öyle istifade ederdik.”
“Bu hizmeti veren sadece birkaç kurum var”
İstanbul Üniversitesi İletişim fakültesinden mezun olduktan sonra üniversitenin kütüphane bölümünde çalışmaya başladığını ve 18 yıldır burada memur olarak çalıştığını belirten Mehmet Ata Akbulut ise Türkiye’de Engelsiz Bilgi Merkezinin verdiği hizmeti veren sadece birkaç kurumun olduğunu söyledi.
Akbulut “Bunlardan biri Boğaziçi Üniversitesinde, diğeri İzmir’de TÜRGÖK, üçüncüsü ise içinde bulunduğumuz İstanbul Üniversitesi Engelsiz Bilgi Merkezi. Üniversitede okuyan engelli öğrenciler başta olmak üzere, 6 yıldır Türkiye’nin hemen her tarafından bu kaynaklara erişim hizmeti sağlanıyor. Engelsiz bilgi merkezi başta ders materyalleri olmak üzere, yazılı kaynaklar, görme engellilerin faydalanabileceği şekle, hale getiriliyor.” dedi.
“İsteyenler gönüllü olarak yapılan hizmetlere katkı sunabilir”
Alanda bulunan tarayıcı makinelerle kitapları tarayarak PDF veya Word belgesi olarak bilgisayar ortamına aktardıklarını belirten Akbulut, görmeyenlerin ise ekran okuyucusu cihaz ile her türlü kontrolü yaparak okuyabildiklerini söyledi.
Akbulut, isteyenler merkezde hafta içi 09.00-16.00 saatleri arasında gönüllü olarak yapılan hizmetlere katkı sunabileceğini de sözlerine ekledi. (Nizamettin Aşkin - İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Peygamber Efendimiz dünyaya nasıl ki rahmet taşıdıysa cihadın da insanlığa, rahmetin önünde duran zalimlere karşı koymanın bir yolu olduğunun altını çizen Filistin Alimler Birliği Başkanı Dr.Nevvaf Tekruri, Peygamber Efendimizin hayatının tamamen cihattan ibaret olduğunu söyledi.
Dijital kitap okuma platformlarında bulunan ahlaki olmayan içeriklerin gençlerin gelişimini olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken Eğitimci Dr. Orhan Ay, ebeveynlerin gençlerin internet kullanımını denetlemesi, milli ve manevi değerlere uygun kaynaklara yönlendirmesi gerektiğini vurguladı.
Gazze'de yaşanan vahşete ve boykotun gerekliliğine değinen Pusula Hareketi Öncüsü Mustafa Tutar, bu konuda herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini belirterek Pusula Projesi başlattıklarını duyurdu.
İslam'ın işçilere verdiği değer, işçi haklarına ilişkin açıklamalarda bulunan Molla Salih Şimşek, işverenlerin yanlarında çalıştırdıkları işçilere karşı görevlerini hakkıyla yerine getirmesi gerektiğini belirterek, "İşçileri kardeşlerimiz gibi bilmeliyiz" dedi.