Şanlıurfalılar: barajın dibinde oturuyoruz ama suya hasretiz

Şanlıurfa’da İLKHA mikrofonuna konuşan vatandaşlar, son aylarda gelen yüksek su faturalarına tepkilerini dile getirerek belediyelerin bu konuda halkın yanında olması gerektiğini vurguladı.
Fırat Nehri’nin yanı başında ve Atatürk Barajı’nın gölgesinde yaşayan vatandaşlar, bu kadar pahalıya su kullanmanın adaletsizliğinden yakındı.
Temel ihtiyaçların lüks haline geldiğini belirten Şanlıurfalılar, su başta olmak üzere tüm faturalardaki artışa tepki gösterdi.
Su kullanım bedelinden çok KDV ve ÖTV’ye para ödediklerini söyleyen vatandaşlar, belediyeden bu konuda adım atılmasını talep etti.
Yüksek su faturalarının yanı sıra elektrik ve doğalgaz faturalarının da ağır geldiğini belirten vatandaşlar, baraj şehrinde bu denli yüksek bedeller ödemenin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
“Baraj burnumuzun dibinde”
Sadece su faturalarının değil diğer faturaların da yüksek geldiğini dile getiren Ramazan Bostancı, “Bizim su barajdan geliyor, hiçbir masrafı olmaması gerekirken çok fazla para ödüyoruz. Sadece su faturası değil, bunun elektriği var, doğalgazı var. Ama en yüksek su faturası geliyor, elektrikten fazla. Sebebi belediye başkanlarıdır. Su çok pahalı. Yazık, günahtır. Baraj burnumuzun dibinde. 700 TL geliyor, en fazla 450 TL olması lazım. Artık korkuyoruz içmeye.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
“Hem vatandaşın hakkı hem belediyenin hakkı gözetilmeli”
Sadece suyun değil, elektrik faturalarının da yüksek geldiğini söyleyen Halil Yetkin, “Sorduğumuzda çeşitli mazeretlerle geçiştiriyorlar. Biz de mecburen ödüyoruz. Ödemezsek kesinti, ceza, faiz geliyor. Su sayaçlarına bakan elemanlar doğru düzgün eğitim almıyor. Sırtına cihazı alıp kafasına göre yazıyor. Bu doğru değil. Hem vatandaşın hakkı hem belediyenin hakkı gözetilmeli. Belediyeler gelip geçici. ama kurumlar halka hizmet etmeye devam eder. Suyu ne kadar kullandıysak o kadar ödemeliyiz.” dedi.
“Belediyecilik yardım etmektir”
Yüksek faturaların kabul edilemez olduğunu belirten İbrahim Karabulut, “Fırat’ın kenarında yaşıyoruz ama fatura 700 TL geliyor. Eskiden 100 TL gelirdi. Belediye bu konuda halkın yanında olmalı. Belediyecilik yardım etmektir. Elektrikte, suda, her şeyde tasarruf yapıyoruz ama fatura düşmüyor. Belediyeler iş birliği yaparak suyu belirliyor. İsterse bedava da verebilir. Bazı Belediyeler veriyor. Yetkililer duyarlı olmalı.” şeklinde konuştu.
Bir vatandaş, “Su faturası az geliyor da KDV, ÖTV fazla. Eklenme payları olmasa çok iyi olur. Yeni evlenenler daha da zorlanıyor. Sırf fatura gelmesin diye duş almadığımız günler oluyor. 2 saatte bir duş almak gerek ama fatura korkusundan çekiniyoruz. Belediye çözüm bulmalı, insanlar perişan olmuş.” dedi.
“En pahalı suyu biz ödüyoruz”
Bir başka vatandaş daha, “Su memleketinde yaşıyoruz, Fırat’ı ayağımıza getirmişler ama en pahalı suyu biz ödüyoruz. Su saatim bozuk diyorum, götürüyorum sağlam diyorlar. 800 TL su faturası ödüyorum. Emekliyim, öderken zorlanıyorum. Fakir ne yapsın? Hakkımızı helal etmiyoruz. Allah’a havale ediyoruz.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
“Sanki Harran’ın tüm tarlalarını ben suluyorum”
Bir diğer vatandaş ise, “4 kişilik bir aileyiz, her ay 600-700 TL’den aşağı su faturası gelmiyor. Sanki Harran’ın tüm tarlalarını ben suluyorum. Barajımız var ama faturanın haddi hesabı yok.” diyerek yaşadığı mağduriyeti aktardı.
Murat Çiçek ise, “Su faturaları hakkında şikayetçi değiliz, teyemmüme başladık. Allah devletten razı olsun.” dedi.
Vatandaşların ortak çağrısı, suyun kullanımında adil ve şeffaf bir düzenleme yapılması; sayaçların kontrolünün etkinleştirilmesi ve belediyelerin halkı mağdur etmeyecek şekilde çözüm üretmesidir. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Fransa'da yasal sınırın altı katı kanserojen madde bulunduğu gerekçesiyle toplatılan zeytinyağının iddia edildiği gibi Türkiye menşeli değil İtalya menşeli olduğunu bildirdi.
Rekabet Kurumu, Unilever şirketi hakkında rekabet soruşturması başlattığını duyurdu.
Türkiye’nin toplam petrol ve petrol ürünleri ithalatı, mayıs ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,4 düşerek 3 milyon 970 bin 583 tona indi.