Sıcak bölgelere gitmek için yollara düşen koçerler, OHAL nedeniyle gece yolculuklarının kısıtlandığını belirterek, yaylaların serbest olmasını istediler.

Havaların soğuması ve yağışların başlamasıyla birlikte sıcak bölgelere gitmek için koçerlerin her yıl olduğu gibi bu yıl da çileli yolculukları başladı.

Hakkâri, Van ve Bitlis'in yüksek rakımlı yaylalarından, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin sıcak yerlerine ulaşmak için yolculuğa başlayan koçerler, birçok sıkıntıyla karşılaştıklarını belirttiler.

Yayla dönüşlerinde bazı hayvanlarının telef olduğunu söyleyen koçerler, gidiş ve gelişlerde kendilerine kolaylık sağlanması için yetkililerden yardım bekliyorlar.

Hakkari yaylalarından geldiklerini bildiren göçerlerden Cemil Arıtürk, "Mardin Nusaybin'e gideceğiz. Bir buçuk aydır yoldayız. Yolculukta çok zorluk çektik. Muhtarlar bize çok zorluk çıkardılar. Hangi köy sınırına gelmişsek bizleri tarıma şikâyet ediyorlar. Onlar da gelip bize ceza kesiyorlar. Bu yolun bize kapatılmasını istemiyoruz. Rahat gidip gelmek istiyoruz. Hayvanlarımızın zarar görmesini, düşük yapmasını istemiyoruz. Devletten, bize hiçbir zorluk çıkarmamalarını istiyoruz." dedi.

"Her yıl bu zahmet ve zorluğu çekiyoruz ama bize bir şey kalmıyor"

Yaylaların kirasının fazla olduğunu ve istedikleri gibi kâr elde edemediklerini dile getiren Arıtürk, şunları söyledi: "Hayvanlarımız telef oluyor. Dönüşün arabayla sağlanması zorunluluğu hayvanımızın düşük yapmasına ve telef olmasına neden oluyordu. Şimdi hayvanlarımız hamiledir. Bir buçuk aylık bir zaman kalmış doğumlarına. Bir sene boyunca bu doğumları bekliyoruz. Bu da düşük yapınca zarar ediyoruz. Yaylaların kirası çoktur. Her yıl bu zahmet ve zorluğu çekiyoruz ama bize bir şey kalmıyor. Her şey pahalıdır. Hayvan yemi ve ilacı pahalıdır. Hayvanlar için aldığımız ilaçlar, insanlarınkinden daha pahalıdır. Hayvanlara yılda 10 defa aşı yapıyoruz."

Bazı yaylaların askeri bölge ilan edilmesi nedeniyle yerlerinin daraldığını sözlerine ekleyen Arıtürk, "Yaylalar yasaklanınca yer daralıyor. Bir bölge serbest olunca daha fazla hayvan girip konaklıyor. Hepimiz için barış, kardeşlik ve huzur olmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.

"Yaylalar serbest olsun, rahat gidip gelelim"

Bütün yaylaların serbest olmasını istediklerini belirten Ubeyt Üzer ise "Türkiye'de olan kavgadan çok rahatsız oluyoruz. Hem Kürtler hem Türkler rahatsız oluyor. Biz, artık Türkiye'de insanların ölmemesini istiyoruz. Yaylalar serbest olsun. Bizler rahat gidip gelelim. Bu kavga dursun. Türkler ve Kürtler kardeştir. Özgürlük, barış ve kardeşlik oluşsun. Artık bu katliamlar Kürt ve Türk halkının içinden kalksın. Kürt ve Türk gençleri öldürülmesin. Biz barış istiyoruz ve huzurun olacağı günleri arzuluyoruz." şeklinde konuştu.

"Gece hayvanları serbest yürütmemize izin verilmiyor"

OHAL nedeniyle geceleyin serbest yolculuk yapamadıklarına değinen Üzer, "En büyük sıkıntı OHAL'in olmasıdır. Biz geceleri el fenerlerimizi açamıyoruz. Kendimize bir çay bile demleyemiyoruz. Gece hayvanları serbest yürütmemize izin verilmiyor. Gece nereye varmışsak sabaha kadar orada konaklamak zorunda bırakılıyoruz. Bu hayvan soğuktan etkileniyor, hastalanıyor ve telef oluyor. OHAL olduğu için bunlar yapılıyor. Biz bu kavganın durup, OHAL'in kalkmasını istiyoruz. Bu kavgadan herkes zarar görüyor. Çobandan meclistekine kadar herkes zarar görüyor." dedi. (Şükrü Tontaş - İLKHA)