Cilt kanserinin en tehlikeli formun ölümcül olabilen malign melanom olduğunu belirten Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serpil Şener, erken teşhisin hastanın yaşam süresini ciddi şekilde etkilediğini vurguladı.

İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serpil Şener, cilt kanseri türlerinin ve ölümcül olan türün ne olduğunu, nasıl oluştuğunu, belirtileri görüldüğünde ilk olarak ne yapılması gerektiği, erken teşhisin cilt kanserinde ne tür etkisi olduğu ile ilgili İLKHA muhabirine önemli açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Şener, 20-30 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilen Euromelanom etkinlikleri kapsamında cilt kanseri taramalarının yapıldığını ve halkın farkındalığının artırılmasının hedeflendiğini belirtti.

"Düzenli takip ve erken teşhis çok önemlidir"

Cilt kanserinin birçok türü olduğunu belirten Prof. Dr. Şener, en tehlikeli formun ölümcül olabilen malign melanom olduğunu ifade ederek, "Bu tür, cilt kanserleri içinde en korkulanıdır. Deri üzerinde bulunan benlerin bir kısmı doğuştan, bir kısmı sonradan oluşur. Ancak bazıları kansere dönüşebilir. Bu nedenle düzenli takip ve erken teşhis çok önemlidir." diye dikkat çekti.

"Şüpheli oluşumları mutlaka bir dermatoloğun değerlendirmesi gerekir"

Melanom dışı cilt kanserleri arasında bazal hücreli karsinom ve yassı hücreli karsinomun en yaygın türler olduğunu belirten Prof. Dr. Şener, şöyle devam etti:

"Bu türler genellikle; iyileşmeyen yaralar, ülserler, deriden kabarık oluşumlar ve tabana yapışık ve dokunduğunda farklı hissedilen alanlar şeklinde kendini gösterebilir. Şüpheli oluşumları mutlaka bir dermatoloğun değerlendirmesi gerekir. Dermoskop adlı özel cihazlarla detaylı inceleme yapılır. Gerekirse biyopsi ile kesin tanı konulmalıdır."

"Cilt kanserlerinde en önemli risk faktörü genetik yatkınlık ve güneş ışığı"

Cilt kanserinin oluşmasında birçok faktörün etkili olduğunu ancak genetik yatkınlık ve güneş ışığının en önemli risk faktörleri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Şener, "Bazı genetik hastalıklar cilt kanseri riskini artırabilir. Çocukluk döneminden itibaren kontrolsüz güneşe maruz kalmak cilt kanseri ihtimalini artırır. Özellikle 10.00-15.00 saatleri arasında doğrudan güneşe çıkılmamalıdır. Bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar ve hastalıklar da cilt kanseri riskini yükseltebilir." diye uyarılarda bulundu.

"Sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınmak da cilt sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır"

Prof. Dr. Şener, "Sağlıklı bir cilt için güneşten korunmak önceliklidir. Güneş koruyucu kremler gün içinde iki saatte bir yenilenmelidir. Bunun dışında bol su tüketmek, sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınmak da cilt sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır." diye kaydetti.

"Ciltlerdeki benler düzenli olarak kontrol edilmeli ve fotoğraflayarak değişimleri takip edilmeli"

Şener, vatandaşlara ciltlerindeki benleri düzenli olarak kontrol etmeleri ve fotoğraflayarak değişimleri takip etmeleri gerektiğini söyledi. Benlerde büyüme, renk değişikliği, kanama veya kabarma gibi anormallikler fark edildiğinde vakit kaybetmeden dermatoloğa başvurulması gerektiğini ifade etti.

"Erken teşhis ile cilt kanserinden kurtulma şansı çok daha yüksek"

Cilt kanseri farkındalığını artırmaya yönelik yapılan çalışmalara dikkat çeken Prof. Dr. Şener, Euromelanom etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen taramaların önemini vurguladı.

Şener, vatandaşlara güneşten korunma alışkanlığı edinmelerini ve cilt değişikliklerine duyarlı olmalarını tavsiye ederek, deri sağlığını korumanın uzun vadede hayati önem taşıdığını belirtti. (İLKHA)