Havaların ısınmasıyla birlikte YKS ve LGS'ye hazırlanan öğrencilerin rehavete kapılmaması gerektiğini dile getiren eğitimciler, öğrencilerin izleyeceği yol hakkında bilgi verdi.

Havaların ısınmasıyla öğrencilerin rehavete kapılmaması gerektiğine dikkat çeken eğitimciler, hem öğrencilere hem de ebeveynlere önemli tavsiyelerde bulunuyor.

Adıyaman Hasar Taşar İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Eğitimci İsmail Teker, baharla birlikte gelen güzel havanı insanın enerjisine olumlu yansıdığını ancak bu enerjinin özellikle sınavlara hazırlanan öğrenciler için doğru yere kanalize etmek gerektiğini kaydetti.

Teker, "Baharla birlikte gelen güzel hava, insanın enerjisine olumlu yansımakta. Ancak bu enerjinin özellikle sınavlara hazırlanan öğrenciler için doğru yere kanalize etmek gerekmektedir. Havaların güzelleşmesiyle sınava girecek öğrencilerin dikkati dağılabilmekte ve dışarıda daha fazla zaman geçirmeleri sınav çalışma programlarını aksatmaktadır. Bu aylarda havaların güzelleşmesiyle adayların dikkatinin dağılıp rehavete kapılmaları, sınavlara hazırlanan adayların günlük çalışma programlarını aksatmamalarını gerekmektedir. Açık havada uzun süre zaman geçirme ve yorucu aktiviteler öğrenciyi çalışma programından uzaklaştırmakta olup; sınav programlarını aksatmaktadır. Bunun yerine adayların günlük okuma, deneme çözme gibi rutinlerden bazılarını, eğer dikkatlerini dağıtacak etkenler yoksa; balkon, bahçe gibi yerlerde yapmalarını önerebiliriz." dedi.

 "Aileler destek olmalı"

 Sınava hazırlanan öğlencilere ailelerinde rol model olabilecek kişilerden destek alması gerektiğini dile getiren Teker, "Ailelerin de bu süreci sağlıklı ve verimli geçirebilmeleri için çocuklarına destek olmaları önemlidir. Gerekirse sınav adayının model aldığı ve sözünü dinlediği dayı, amca, hala, teyze gibi akrabalardan da destek alınabilir." ifadelerini kullandı.

 "Hedeflerinizden vazgeçmeyin"

Sınavlara hazırlanan öğrenciler için hedef belirlemenin önemine değinen Teker, "Sınava hazırlık sürecindeki öğrencilerin bu dönemde konuları bitirip, deneme sınavlarına yoğunlaştığı gerçeği ile sınav için çok önemli bir dönem olan bahar aylarını programın aksamadan düzenli çalışarak geçiren öğrenciler, hedeflerine ulaşmakta olup, yoğun çalışma programının ardından rehavete kapılan veya yorulup özgüvenini kaybeden, umutsuzluğa düşen, vazgeçen adayların ise hedefinden uzaklaştığı bilinmektedir. Bu dönemde; ders çalışmayı bırakmak, 'Seneye yeniden hazırlanırım.' gibi düşüncelere kapılmak büyük hata olacağı bir gerçektir. Hedeflerinizden vazgeçmeyin. Hedefe ulaştığınızda, sınavda istediğiniz sonucu aldığınızda, neler yaşayacağınızı, neler hissedeceğinizi hayal ederek yol almalısınız." uayrısında bulundu.

Sınav adayları kan değerlerini kontrol ettirmeli

Sınav öncesi bazı değerlerin kontrol ettirilmesinin faydalı olduğunu ifade eden Teker, "Sınav sürecinde, sınav adayının bazı değerlerinin düşmesi; kansızlık, B-12 eksikliği, vitaminsizlik gibi sorunların dikkat, odaklanma ve algılamayı doğrudan etkilemektedir. Aile hekimine giderek bu değerlerin kontrol edilmesi gerekmektedir.  Alınacak bir vitamin veya takviyenin öğrencinin dikkat ve odaklanmasına, öğrenmeye doğrudan etkisi olacaktır." dedi.

 "Hızlı okuma sınavda avantaj sağlar"

Soruların hızlı okunmasının kişiye ekstra zaman kazandıracağını dile getiren Teker, "Eğitim danışmanı ve kişisel gelişim uzmanları, sınav öğrencilerinin sınavda kendilerine avantaj sağlayacak hızlı okuma, mental aritmetik, hafıza teknikleri gibi eğitimleri alarak başarılarını daha üst noktaya taşıyabileceklerini de ifade ederler. Baharın enerjisi tüm doğayı etkisi altına alırken, insan ruhu ve psikolojisi üzerinde de canlılık meydana getirir. Bu canlılık, çoğu kez bizleri daha eğlenceli, daha hareketli aktivitelere yönlendirse de söz konusu ders çalışmak olduğunda zorlayıcı olabilir." ifadelerini kullandı.

"Belirlediğiniz hedefler sizi heyecanlandırmalı"

Öğrencilerin kısa ve uzun vadeli hedefler belirlemesi gerektiğin vurgu yapan Teker, "Bir hedef doğrultusunda ilerleyen kişilerin sahip olduğu en büyük güç, motivasyonlarıdır. Dolayısıyla sahip olduğunuz motivasyon düzeyini yükseltmek, algınız ve hedefe ulaşma arzunuzla yakından ilgilidir. Bu noktadan hareketle; kısa ve uzun vadeli hedefler belirlemelisiniz. Ancak unutulmamalıdır ki kısa vadeli hedeflere konsantre olmak daha kolaydır. Bu nedenle sizi uzun vadeli planlara ulaştıracak kısa vadeli hedefleriniz her zaman hazır bulunmalıdır. Bu hedefler, sizler için ulaşılabilir ve heyecan verici olmalıdır. Çünkü sadece tutkularınıza cevap verebilecek güçlü hedefler, planlarınıza ulaşmak için gerekli isteği sağlar." şeklinde konuştu.

Zamanı tüketmeyin dolu dolu yaşayın

Başarılı olmak için fedakarlık yapılması gerektiğini dile getiren Teker, "Başarı fedakarlık ister. Ancak bu demek değildir ki tüm zamanınızı ders çalışarak geçirmelisiniz. Aksine içinizdeki enerjiyi boşaltmalı, baharın coşkunu yaşamalısınız. Çünkü mutluluk, başarmak için önemli bir sürekleyici güçtür. Bunun için spor yapabilir, arkadaşlarınız ve ailenizle vakit geçirebilir, hobilerinize zaman ayırabilirsiniz. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, denge kurmaktır. Bu dengeyi kurmak için planlı ders çalışmalı, uyku düzeninizi bir rutine bağlamalı, dinlenme vakitlerini iyi ayarlamalı yani kaliteli zaman geçirmelisiniz." önerisinde bulundu.

"Hedefe ulaşmanın mutluluğu"

Sıcak havalarda çalışmanın zorluğuna rağmen belirlenen hedefe doğru gidebilmek için gayret edilmesi gegerktiğnin altını çizen Teker, şunları kaydetti:

"Dersin başına oturduğunuzda, sizi dersten alıkoyacak çok fazla uyarıcıya maruz kalıyorken, o dersin başında kalabilmek oldukça zordur. Böyle durumlarda hayalleriniz size büyük bir güç verecektir. Ders çalışma motivasyonunuzu kaybettiğinizi hissettiğiniz anda, hedefinize ulaştığınız günün hayalini kurmayı deneyin. Çünkü hayaller, size hedefe ulaşmak için gerekli motivasyon gücünü sağlayacaktır. Burada önemli olan hayal kurma süresinin fazla uzamamasıdır. Diğer bir önemli nokta ise, hedefe ulaşma hayallerinizin sizi heyecanlandırıp heyecanlandırmadığıdır. Eğer hedefiniz sizi harekete geçirecek kadar etkili değilse, yeterince iyi kurgulanmamış demektir. Bu durumda hedefinizi hem rasyonel hem de duygusal yapı taşlarıyla yeniden yapılandırmanız gerekmektedir." (İLKHA)