Hekimler ve sağlık çalışanları, Gazze halkının gerçek Müslümanın asla zalime teslim olmayacağını, ne kadar zulüm görseler de imanlarından bir zerre dahi taviz vermeyeceklerini ve sadece Allah'ın huzurunda secdede diz çökeceğini tüm dünyaya gösterdiklerine dikkat çektiler.

Geçtiğimiz çarşamba günü ateşkes anlaşmasının açıklanmasından bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlenen işgal saldırılarında 120'den fazla kişi şehit oldu, onlarca kişi de yaralandı.

Türkiye'nin birçok ilinde, Hekimler ve Sağlık çalışanları tarafından Gazze'deki soykırıma karşı her hafta düzenlenen "sessiz yürüyüş" eylemleri, ateşkesin sağlanmasıyla bu hafta son kez gerçekleştirildi. Eski Milli Eğitim İl Müdürlüğü önünde bir araya gelen hekimler ve sağlık çalışanları, Kernek Karagözlüler Camii bahçesine kadar yürüdü.

"Gerekirse yine kardeşlerimizi yalnız bırakmamak için meydanlara çıkacağız"

Basın açıklamasından önce kısa bir konuşma yapan Dr. Fuat Zengin, "62 haftadır Gazzeli kardeşlerimizi yalnız bırakmamak için, onların derdi ile dertlendiğimizi göstermek için karınca kararınca yürüyüşümüzü yaptık. Allah'a (Celle Celaluhu) sonsuz hamdu senalar olsun ki yapılan ateşkes anlaşmasıyla en azından Gazzeli kardeşlerimiz bombaların altında kalmayacak. Bunun ne kadar devam edeceğini bilmiyoruz onun için yürüyüşümüze bir ara vereceğiz. Gidişata göre şayet gerekirse yine kardeşlerimizi yalnız bırakmamak için meydanlara çıkacağız" dedi.

"Allah'ın selamı zalime diz çöktüren Kassam mücahitlerinin üzerine olsun"

Burada topluluk adına basın açıklamasını okuyan İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Hazırlık Sınıfı Öğrencisi Muhammed Arda Çetin, "Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi bunca vahşete rağmen canlarıyla, kanlarıyla, imanlarıyla mücadele eden, her yıkımın kaybın karşısında teslimiyet gösteren Gazze halkının üzerine olsun. Allah'ın selamı 'Ya şehadet ya zafer' diye yola çıkan, imanıyla yılmayan, azmiyle zalime diz çöktüren Kassam mücahitlerinin üzerine olsun. Allah'ın selamı şehadet rüyasıyla ölüm pahasına mesleklerinden vazgeçmeyen Gazze'nin şeref ve haysiyet timsali hekim ve sağlık çalışanlarının üzerine olsun. Allah'ın selamı bugün burada bizimle kardeşlerimizi unutmadığımızı, acılarına yüz çevirmediğimizi göstermek için toplanan vicdanlı insanların üzerine olsun" dedi.

"Kelimelerle tarif edemeyeceğimiz nice vahşete şahit olduk"

Gazze'deki zulmün 7 Ekim'den bu yana 470 gündür devam ettiğini belirten Çetin, "Biz 62 haftadır israil'in zulmünü haykırmak için bu meydanda toplanıyoruz. israil, bütün insanlık haklarını ve savaş kurallarını hiçe sayarak her gün zulmünü devam ettirdi, kat kat artırdı. Yaşlı, kadın, çocuk demeden vahşice katletti. Hastane, okul, ambulans demeden her şeyi yaktı yıktı. Gazze halkının üzerine bombalar, füzeler, kurşunlar yağdırması yetmediği gibi açlığa, susuzluğa mahkum bıraktı. Kelimelerle tarif edemeyeceğimiz daha nice vahşete şahit olduk," ifadelerini kullandı.

"İşgalciler, Gazze halkının destansı direnişi karşısında yenildi"

Çetin, siyonist rejimin soykırımla hiçbir şey kazanamadığını belirterek, "Peki israil bu soykırımla ne kazandı? Büyük bir hezimet, başka hiçbir şey kazanamadı. Gazze halkının destansı direnişi karşısında yenildi. Yenilmez dedikleri ordusu, Hamas mücahitleri karşısında son teknoloji silahlara sahip olmalarına, dünyanın en büyük güçlerini arkalarına almalarına rağmen direnemedi. Bakara suresi 249'uncu ayette geçtiği gibi 'Allah'ın izni ile nice azlar nice çoklara galip gelmiştir. Allah sabredenlerin yanındadır'" dedi.

"Gazze halkının direnişi İslam ümmetine rehber oldu"

Gazze halkının direnişinin İslam ümmetine rehber olduğuna vurgu yapan Çetin, şöyle devam etti: "Gazzeli kardeşlerimiz 7 Ekim'den bu yana izzetli duruşlarıyla biz Müslümanlara rehber oldular. Bize direnmeyi, cihad etmeyi, şükretmeyi, teslimiyeti, Allah'tan ümit kesmemeyi, iman varsa imkan da vardır sözünü yaşayarak öğrettiler, öğretmeye de devam ediyorlar. Gerçek Müslümanın asla zalime teslim olmayacağını, ne kadar zulüm görseler de imanlarından bir zerre dahi kaybetmediklerini, kaybetmeyeceklerini bir Müslümanın sadece secdede diz çöktüğünü tüm dünyaya gösterdiler."

"Gazze'de Allah'a sığınanlar kazandı"

Çetin, "Elhamdulillah Gazze'de ateşkes ilan edildi. Bugün Gazze kazandı. Allah'a sığınanlar kazandı. Umutlarını hiç kaybetmeyenler kazandı. Gözleri yaşlı 'Elhamdulillah' diyen Gazzeli çocuklar kazandı. Evlatlarını feda eden Gazzeli anneler kazandı. Siyonizm tarihin en büyük yenilgisini yaşıyor. Gazze'de artık bomba sesleri değil zafer nidaları yankılanıyor. Rabbim Mescid-i Aksa'nın özgür olduğu günleri de görmeyi nasip etsin İnşallah" dileğinde bulundu.

"Boykotu asla elden bırakmamalıyız"

Ateşkesin sağlanmasıyla mücadelenin bitmediğini ve asıl cihadın şimdi başladığına vurgu yapan Çetin, "Ateşkes oldu diye duracak değiliz. Asıl cihad şimdi başlıyor. Siyonistlerin tüm dünyayı nasıl avuçlarının içine aldığını gördük. Müslümanlar olarak zincirlerimizden kurtulmak için tekrar aynı vahşetin yaşanmaması için yeni bir Gazze inşa etmek boynumuzun borcudur. Şimdi 2 milyon kardeşine yardım edemeyen 2 milyar Müslümanın mahcubiyetinden kurtulma zamanıdır. Yetimlerin ellerinden tutmalıyız, boykotu asla elden bırakmamalıyız. Evlatlarımıza siyonistlerin ne kadar alçak varlıklar olduklarını anlatmalıyız. Yaşananları unutmamalı, zalime karşı öfkemizi, kinimizi diri tutmalıyız. Nehirden denize özgür Filistin olana dek daha büyük bir azimle cihad etmeliyiz" ifadelerini kullandı.

"Mescidi Aksa'nın özgür olduğu günleri de görmemizi nasip eyle Allah'ım"

Çetin, açıklamayı dua ve temennilerle sonlandırarak, "Ya Rabbi yalnız sana kulluk edip yalnız senden yardım diliyoruz. İnkarcı ve zalim topluluğa karşı bize yardım et. Allah'ım Gazzeli kardeşlerimizin acılarını dindir, yaralarına şifa ver, yüreklerine sabır yağdır. Biz şehadetlerine şahit olduk sen kabul eyle Allah'ım. İzzeti bir an bile bırakmayan ve senin dinini ayakta tutan mücahid ve mücahideleri kesin bir zaferle nimetlendir. Bu ateşkesin vesilesiyle siyonizmin sonunu getir Allah'ım. Bir daha Gazze'ye girmeye cesaret edemesinler. Mescidi Aksa'nın özgür olduğu günleri de görmemizi nasip eyle Allah'ım." dedi. (İLKHA)