Göçük altında ölen mühendisin ölümüyle ilgili suç duyurusu
İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi, kentte cami inşaatındaki iskelenin çökmesi sonucu göçük altında kalarak hayatını kaybeden inşaat mühendisinin ölümüyle ilgili suç duyurusunda bulundu.
Gaziantep'te merkez Şahinbey ilçesindeki Akkent Camii’si inşaatında çöken iskelenin altında kalarak hayatını kaybeden inşaat mühendisi Korkut Küçükcan'ın ölümü ve arama kurtarma çalışmaları ile ilgili İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi tarafından bir basın toplantısı düzenlendi.
İnşaat Mühendisi Korkut Küçükcan'ın isminin verildiği seminer salonunda düzenlenen basın toplantısı ile inşaat alanında yapılan çalışmaları ve sonrasında yaşanan süreç ile ilgili bilgi verildi.
Basın toplantısında açıklamalarda bulunan İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Gökhan Çeliktürk, olayın ardından göçük altında kalan Küçükcan'ı bulmak için başlatılan arama çalışmalarında koordinasyon eksikliği olduğunu savundu.
Küçükcan’ın mesleğinde 19 yılını tamamladığını anımsatan Çeliktürk, “Korkut Küçükcan kendisini olası herhangi bir depremde güçsüz yapıların ayakta kalmasını sağlamak için güçlendirme projeleri çizmek, uygulamak için yetiştirmiş ve bu konuda Türkiye’de sayılı isimlerden birisi haline gelmiş, meslek aşığı donanımlı bir mühendisti.” dedi.
İnşaat alanında arama kurtarma faaliyetlerinde çalışan herkese teşekkür eden Çelikltürk, “Muhakkak bu konuda çalışan herkes iyi niyetliydi. Ancak ortada ciddi bir koordinasyonsuzluk ve bilinçsizlik vardı. Bir lider eksikliği vardı ve bu nedenle de o iskelenin altında hepimiz kaldık. Gaziantep arama kurtarma çalışmalarında sınıfta kaldı. Acilen arama kurtarma görevi olan kurumlar, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek, olası bir afette acil eylem planı üzerinde çalışmalara başlamalıdır. İnşaat Mühendisleri Odası olarak bu organizasyonda yer alacağımızı burada belirtmek isteriz.” diye konuştu.
Çeliktürk, “AFAD, UMKE, itfaiye, belediyeler gibi arama kurtarma faaliyeti görevi olan kurumların, bu tür afetlere ne kadar hazırlıksız olduğunu anladık. Görgü tanıklarının bizleri yönlendirdiği konum ile Korkut Küçükcan kardeşimizin cansız bedenine ulaşıldığı yer arasındaki mesafenin çok fazla olduğuna şahit olduk. Görgü tanıkları bizleri yanlış yönlendirmiştir ve sorgulanmaları gerekmektedir. Özellikle görgü tanıklarının yönlendirdiği konumda belirli bir mesafe alındıktan sonra hatta tüm çalışmanın da başladığı andan itibaren caminin dört tarafından çok daha fazla ekiple çalışma yapılmaması da Korkut Küçükcan kardeşimize ulaştığımız süreyi fazlasıyla uzatmıştır.” ifadelerini kullandı.
Küçükcan’a ölü olarak ulaşıldığını belirten Çeliktürk, “Korkut Küçükcan kardeşimizin cansız bedenine ulaşıldıktan sonra UMKE’nin kan gurubu belirli kan torbalarıyla orada beklerken kendisinin yaşadığı ile ilgili bilginin paylaşılması, Valiliğin bile yanlış yönlendirilmesi, ailenin vefat haberini hastanede öğrenmesi gerekliliği ile ilgili bir kararsa bile çok yanlıştır ve herkesi o gece en derinden yaralayan hadiselerden bir tanesidir.” şeklinde konuştu.
İnşaat alanının tahliyesinin Küçükcan’ın enkaz altından çıkarıldıktan sonra durdurulduğunu ifade eden Çeliktürk, enkaz altında başka kişililerinde olabileceğini, acilen arama kurtarma çalışmalarının devam ettirilmesi gerektiğini belirtti.
Çeliktürk, İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi olarak bugün sabah saatlerinde Cumhuriyet Başsavcılığına giderek, üyeleri Korkut Küçükcan’ın hayatını kaybettiği olay ile ilgili suç duyurusunda bulunduklarını da sözlerine ekledi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de Küçükcan’ın ölümüyle ilgili Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını açıklamıştı. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
ENKS Türkiye Temsilcisi Muslum Muhammed, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, "Kürtler haklarını elde etmezlerse Orta Doğu'da barış ve istikrar olmaz. Kürtlerin arzusu, kardeşleri gibi kendi topraklarında haklarıyla yaşayabilmektir." dedi.
Halepçe Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ahmed Qadir Ali, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda, yaptığı konuşmada, Türkiye'deki Terörsüz Türkiye sürecinin Irak Kürdistanı'na da siyasal, toplumsal, güvenlik ve ekonomi alanında birçok faydasının olduğunu anlattı.
Kamuoyu Araştırmacısı Mehmet Ali Kulat, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, "HÜDA PAR Meclis'te bu sürecin bir yere kadar sigortası durumunda. HÜDA PARlılardan daha fazla HÜDA PAR'ın üstünde bir sorumluluk var. Yani üzerlerinde ciddi bir misyon, bir sorumluluk var." dedi.
Araştırmacı Yazar Altan Tan, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda, "Eski Meclis zabıtlarında Kürtlerin ana dille eğitiminden, siyasal haklarına kadar talepte bulunan ve bunları zapta geçiren bir evrak yok. Siz siyasal taleplerinizi kayda geçirmemişseniz maalesef iş işten geçiyor." dedi.