Denizcilik Genel Müdürlüğünden Karadeniz'de bekleyen petrol yüklü gemilere ilişkin açıklama
Denizcilik Genel Müdürlüğü, Karadeniz'de bekleyen gemi sayısının haberlerde belirtilen sayıda olmadığını belirterek, "Gemi sayısının fazlalığı da ülkemize bir baskı aracı olarak kullanılması da kabul edilebilir değildir." açıklamasını yaptı.
Denizcilik Genel Müdürlüğü, Karadeniz'de bekleyen gemi sayısına ilişkin basında çıkan haberlere ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada, ""Halihazırda teyit mektubu veren ham petrol taşıyan gemiler Türk Boğazlarından rutin olarak 1 Aralık'tan geçmekte olup, Karadeniz'de bekleyen gemi sayısı haberlerde belirtilen sayıda olmadığı gibi (11'i Avrupa Birliği limanları varışlı 15 gemi) gemi sayısının fazlalığı da ülkemize bir baskı aracı olarak kullanılması da kabul edilebilir değildir." DENİLDİ.
"40 gemi civarına düşürülerek deniz trafiğimiz düzenlendi"
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Karadeniz'e çıkacak ham petrol yükleyecek gemilerin teyit mektubu vermemesi durumunda Karadeniz'e çıkarılmayacak Ege'de bekletilmesi de önümüzdeki süreçte alınacak önlemlerden biri olacaktır. Öte yandan tahıl koridoru kapsamında Marmara Denizi'nde bekleyen gemi sayılarının 100'ü geçtiği dönemler olmuş, ilgili tüm kurumlarla birlikte alınan tedbirler ile bu sayı 40 gemi civarına düşürülerek deniz trafiğimiz düzenlenmiştir.
Bilindiği üzere ülkemiz, tahıl koridorunun hayata geçirilmesindeki en önemli aktördür ve Türk boğazlarından ham petrolün geçerek dünya piyasalarına ulaşması için de bundan önce olduğu gibi bundan sonra da yapıca tutumuna devam edecektir." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
ENKS Türkiye Temsilcisi Muslum Muhammed, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, "Kürtler haklarını elde etmezlerse Orta Doğu'da barış ve istikrar olmaz. Kürtlerin arzusu, kardeşleri gibi kendi topraklarında haklarıyla yaşayabilmektir." dedi.
Halepçe Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ahmed Qadir Ali, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda, yaptığı konuşmada, Türkiye'deki Terörsüz Türkiye sürecinin Irak Kürdistanı'na da siyasal, toplumsal, güvenlik ve ekonomi alanında birçok faydasının olduğunu anlattı.
Kamuoyu Araştırmacısı Mehmet Ali Kulat, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, "HÜDA PAR Meclis'te bu sürecin bir yere kadar sigortası durumunda. HÜDA PARlılardan daha fazla HÜDA PAR'ın üstünde bir sorumluluk var. Yani üzerlerinde ciddi bir misyon, bir sorumluluk var." dedi.
Araştırmacı Yazar Altan Tan, "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı"nda, "Eski Meclis zabıtlarında Kürtlerin ana dille eğitiminden, siyasal haklarına kadar talepte bulunan ve bunları zapta geçiren bir evrak yok. Siz siyasal taleplerinizi kayda geçirmemişseniz maalesef iş işten geçiyor." dedi.