Hak ve Özgürlükler Platformu Sözcüsü Feyzi Aydın, Mustazafların kurtuluşu ve İslam baharının gelişini çabuklaştırmak için direniş ve diriliş yolunda ilerleyip ne gerekiyorsa yapılması gerektiğini söyledi.

Hak ve Özgürlükler Platformu Sözcüsü Feyzi Aydın, 16-23 Mart tarihleri arasında kutlanan "Dünya Mustazaflar Haftası" münasebetiyle bir açıklama yaptı. Dünya Müslümanlarının yaşadığı sorun ve sıkıntılara dikkat çeken Aydın, Mustazafların kurtuluşu ve İslam baharının gelişini çabuklaştırmak için direniş ve diriliş yolunda ilerleyip ne gerekiyorsa yapılması gerektiğini söyledi.

Yapılan soykırımların, toplu katliamların anılması, toplumun hafızasında canlı tutulmasının Kur’ani bir vazife olduğuna işaret eden Aydın, "Bizler Müslümanlar olarak bu şuur ve bilinçte olmalıyız." dedi.

Dünya Müslümanlarının meselelerine duyarlı olmanın, onların dertleriyle dertlenmenin sorumluluklarından biri olduğunu belirten Aydın, "Müslümanlar olarak bizler, dünyanın dört bir yanındaki mazlum ve mustazaf kardeşlerimizin feryatlarına, yakarışlarına gözümüzü kapayamaz, kulağımızı tıkayamayız. Şunu unutmamak gerekir ki; dünya kendi sınırlı çevremizden, ülkemizden, bölgemizden, şehrimizden, evimizden ve sokağımızdan ibaret değildir. Müslümanlar olarak sorumluluğumuzun icap ettirdiği kadarıyla da olsa dünya gündeminden haberdar olmalı, meselelere göz gezdirmeli, kulak kabartmalıyız. Meselelerle ilgili düşüncelerimiz olmalı, yeri geldikçe de ders ve ibretler çıkarmalıyız." diye konuştu.

"Tarih katliamların kara sayfaları ile doludur"

Bugün dünyanın dört bir tarafında, Müslümanların her türlü haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizliğe uğradığını vurgulayan Aydın, şöyle konuştu:

"Bugün inancından dolayı aşağılanan, hakaretlere uğrayan, saldırılara maruz kalan, imha edilmek istenen mazlumların yürek parçalayan feryatlarını duyuyoruz. Tarih, mustazaf İslam ümmetinin nazenin fertlerinin karşılaştıkları, yaşadıkları ve uğradıkları katliamların kara sayfaları ile doludur. Filistin, Afganistan, Çeçenistan, Bosna, Sudan, Irak, Keşmir, Suriye, Cezayir, Tunus, Libya, Lübnan, Mısır, Doğu Türkistan, Yemen, Arakan ve daha sayamadığımız ve belki de bugün burada değinmeye zamanımızın kifayet etmeyeceği pek çok İslam coğrafyası… Hepsinin hali içler acısıdır. Bizler ekseriyetle Filistin’e, Suriye’ye aşinayız. Ancak diğer İslam beldelerinin de bunlardan aşağı kalır bir tarafı yoktur maalesef."

"İslam dini mustazafların vasıtasıyla yayılacak"

İslam dininin batıl ideolojilere, zalimlere galip geleceğini belirten Aydın, "16-24 Mart tarihleri arasında düzenlenen Mustazaflar Haftasını bu anlamda önemli buluyoruz. Bu etkinliklerin amacı yakın zamanda yaşanmış ve geçmiş zamanın unutulmuş acılarını mustazafların gündemine taşımaktır. Allah’ın izniyle güzel günler yakındır. İslam dini bu mustazafların vasıtasıyla yayılacak ve tüm batıl ideolojilere, zalim uygarlıklara, dünyaya galip gelecektir. Kur’an, mustazafların gaflet uykusundan uyandıkları, kendi güçlerinin ve müstekbirlerin zayıflığının bilincine vardıkları bir günü müjdelemektedir. Allah’ın izniyle insanlık ve özellikle İslam ümmeti arasındaki ihtilaflar kalkacak, tüm insanlar sulh, refah ve mutluluk içinde yaşayacaklardır." ifadelerini kullandı.

"Tüm çabamızla İslam davasını omuzlamalıyız"

Konuşmasının devamında Müslümanlara çağrıda bulunan Aydın, şunları kaydetti:

"Şehit Seyid Kutub’un müjdesiyle bu asır İslam’ın asrı olacaktır, istikbal İslam’ın olacaktır inşallah. Birçok büyük âlim İslam baharını müjdelemişlerdir. Üstad Bediüzzaman Hazretleri de bunlardan biridir. Üstad da bu karanlık asırda en gür sedanın İslam’ın sedası olacağını söylemektedir. Dualarımızla, gayretlerimizle, çabalarımızla İslam davasını omuzlamalı, mustazafların kurtuluşu için direniş ve diriliş yolunda ilerlemeliyiz. Müslümanlar olarak vahdet ve birlik içinde İslam düşmanlarının tuzak ve hilelerini bozmalı, İslam baharının gelişini çabuklaştırmak için ne gerekiyorsa yapmalıyız." (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)