Amerika’nın, Türkiye'de bulunan üslerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan akademisyen, siyasetçi ve vatandaşlar, bu durumun Türkiye için büyük tehdit oluşturduğuna dikkat çekerek üslerin kapatılması gerektiğini belirttiler.

ABD destekli 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki güç olarak görülen ve Irak'ın işgali sırasında hava bombardımanlarında kullanıldığı bilinen Adana'daki İncirlik Üssü'nün kapatılması yönünde var olan kamuoyunun talebi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Milli Savunma Bakanı Fikri Işık tarafından gündeme getirilmişti.

Üssün kapatılmasına yönelik talepler her geçen gün artarken İLKHA'ya konuşan Dicle Üniversitesi Siyasal Araştırmalar Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu, Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan ile vatandaşlar, üssün Türkiye için büyük tehdit oluşturduğuna dikkat çekti.

İncirlik Üssü'nde Amerika'ya ait atom silahlarının bulunduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu, bu atom silahlarının Türkiye'ye karşı tehdit amaçlı olarak orada tutulduğu inancını taşıdığını ifade etti.

Darbe girişimi gecesi İncirlik Üssü'nden kalkan uçakların, Ankara ve İstanbul'da alçak uçuş yapan savaş uçaklarına havada yakıt ikmali yaptığını hatırlatan Şeyhanlıoğlu, "Peki, bu atom bombalarının bize karşı kullanılmayacağına garantiniz var mı?" diye sordu.

"Amerika, İncirliği askeri amaçla darbelerde kullanmış"

Şeyhanlıoğlu "Türkiye için iki türlü bir tehdit var. Bunlar; kontrolsüz ve izinsiz kullanım ile komşularına karşı casusluk faaliyetidir. Amerika, İncirliği askeri amaçla darbelerde de kullanmıştır. Buna 15 Temmuz darbe girişimi de dâhildir. Dolayısıyla bu üs mutlak manada kapatılmalıdır. Körfez savaşında Amerika, Irak'ı bu üs üzerinden perişan etti, kuzey cephesiyle Saddam'ı yok etti. Bunun sonucunda sadece Amerika kârlı çıktı. Biz ise milyarlarca dolar zarar ettik. 15 Temmuz'da bu üsten kalkan tanker uçakları ve diğer bilemediğimiz radar kontrol sistemleri bu ülkenin meşru iktidarına karşı kullanıldı." dedi.

"Türkiye, İncirlik üzerinden sömürge muamelesi görmüştür"

Tanıdığı bazı kişilerin üste askerlik yaptığını ve Türkiye vatandaşlarına ahlak dışı muamelelerde bulunulduğuna dair ifadeleri aktardıklarını söyleyen Şeyhanlıoğlu, "Bu üs, 65 yıldır Türkiye'nin hangi menfaatine hizmet etti? Şu anda Suriye'den Türkiye'ye tehdit var. Buradan kalkan uçaklar niye Türkiye'ye yardım etmiyor? Bu üs Yunanistan'a karşı Kıbrıs'ta niye iş yapmadı? Bu üs Türkiye'deki darbelere niye karşı durmadı?" ifadelerini kullandı.

"Türkiye'deki bütün NATO üsleri muhakkak kontrol altına alınmalıdır"

Sadece İncirlik Üssü değil, Türkiye'deki bütün NATO üslerinin mutlak manada kontrol altına alınması gerektiğini sözlerine ekleyen Şeyhanlıoğlu, "NATO unsurları Milli Savunma Bakanlığından uzak tutulmalıdır. Eğer gerçekten ‘milli'olmak istiyorsak, NATO üyeliğinden her an çıkabilecek, bize tehdit olabilecek hazırlığında olup, NATO unsurlarını enterne etmemiz lazım. Etrafını kuşatıp kontrol etmemiz lazım. Aksi takdirde Milli İstihbarat Teşkilatı, Türk Silahlı Kuvvetleri de CIA'nın Türkiye şubesi olur ve daima darbe yapar. Şu ana kadar Türkiye İncirlik üzerinden net sömürge muamelesi görmüştür." ifadelerini kullandı.

"İslam ümmeti bir bütündür Şii ve Sünni diye bir şey yoktur"

Şeyhanlıoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu: "1974 Kıbrıs savaşında Amerika, Türkiye'nin boğazlarını bombalamakla tehdit etti. Küba Füze krizi, U-2 krizi, Johnson Mektubunda Kıbrıs'a müdahale, 12 Eylül'de, 1990 yılındaki Körfez Savaşında ve 2003'teki süreçte Türkiye'yi satmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerçek bir müttefik olarak muamele görmüştür, diyemeyiz. Türkiye'nin, NATO'nun ikinci büyük ordusu olduğunu söylüyoruz, oysa onların gözünde Türkiye mankurt bir ülkedir. Türkiye tek başına yeni bir dünya düzeni kurabilecek potansiyele maddi ve manevi açıdan sahiptir. Burada çok net somut unsurlarımız vardır. Coğrafyamız bize dosttur, ekonomi kaynaklarımız hakeza, nüfusumuz bir bütündür, burada asla Şii ve Sünni diye bir şey yoktur; İslam ümmeti bir bütündür. Burada mutlak manada Mısır, Türkiye, İran ve Arabistan dörtlü bir masa zirvesi kurup başta Suriye meselesi olmak üzere bölgedeki bütün yabancı güçleri atacak şekilde bir güvenlik işbirliği kurmalıdırlar. Aksi takdirde hepsi perişan olacak."

"İktidar ABD'ye ‘One minute' demek zorundadır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, darbe girişimin gecesi Dalaman'dan kalkan uçağının koordinatlarının Amerika'dan darbeci pilotlara verildiğini hatırlatan Şeyhanlıoğlu, "Meşru iktidar, FETö elebaşını vermeyen, PYD'ye yerden havaya silah sistemi veren, DAİŞ'e destek veren ABD'ye ‘One minute' demek zorundadır. Bir defa şu korku, eziklik ve hasta adam psikolojisini üzerimizden atalım, aksi takdirde bizi yıkarlar. Bu üsler Türkiye'nin iç ve dış güvenliğine tehdittir." diye konuştu.

Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan ise Türkiye'nin bir üssü kapatamamasını acziyetlik olarak niteledi.

İncirlik Üssünün her darbe sonrası Türkiye'nin aleyhinde faaliyetlerde bulunmakla anıldığına işaret eden Bozan, NATO'nun hem Suriye'deki hem de Irak'taki örgütlere yardım ettiğinin Türkiye'deki yetkililer tarafından bilindiğini ancak üssün buna rağmen kapatılamadığını belirtti.

Türkiye'nin, ekonomik anlamda batıya bağımlı olduğunu ve uluslararası arenada yalnız kaldığını belirten Bozan, bu yüzden bağımsız hareket edemediğini söyleyerek, "15 Temmuz darbesinden sonra FETö'nün başı Amerika'da korunduğu ve beslenip Türkiye'ye iade edilmediği, İncirlik Üssü'nün bu desteği açık bir şekilde söylendiği halde maalesef buna müdahale edilmiyor. AK Parti iktidarının iktidarsız olduğunu, belki istediği halde ekonomik anlamda bağımlı olduğundan dolayı bunu kapatamadığını hepimiz açık bir şekilde görüyoruz. AK Parti iktidarı FETö ile bağlantısı var diye öğrencilik dönemindeki bir öğrenciyi, öğrenci evlerinde kaldığından dolayı bugün görevden alabiliyorsa, geçmişte irtibatı var diye çaycıyı, çorbacıyı görevden alabiliyorsa, 2005-2007 yıllarında ya Bank Asya'da hesap açmış ya da öğrenci evlerinde çocuğu bulunmuş kişileri bile görevden alabiliyorsa, açık bir şekilde FETö'yü koruyan ve İncirlikte uçaklara destek veren bir üssü kapatamaması Türkiye'nin acziyetidir ve bağımsız olmadığını göstermektedir." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin tamamen bağımsız olabilmesi için inanca ve değer yargılarına uygun bir neslin yetişmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Bozan, "öyle ki bu nesil ABD ile diğer ülkelere malzeme olmasınlar. İnançlı bir kadronun olması gerekir. Bu inançlı kadro, ABD'nin İslam coğrafyasındaki yapmaya çalıştığı plan ve projelere 'dur' diyebilecek bir kadro olmalıdır. Yerli üretim ile Avrupa'nın Amerika ve diğer ülkelerin sömürü pazarı alanı çıkartılıp, tüketime dayalı bir toplum değil, üreten bir toplum haline gelmesi lazım. İslam coğrafyasında akan kan ve gözyaşının dinmesi için başta Türkiye, İran, Mısır ve Pakistan olmak üzere diğer ülkelerle bir araya gelip kendi sorunlarını konuşması ve çözmeleri lazımdır ki; o zaman NATO ve benzeri örgütlere 'hayır' diyebilsinler. Şu anda maalesef Türkiye kültürel anlamda işgal altında, hem NATO ve ABD'nin birçok yerde üsleri vardır. Batı menşeli iktidarlar hiçbir zaman İncirlik Üssü'nü kapatamazlar. Ancak konuşmalar ile halkın gazını alırlar." değerlendirmesinde bulundu.

İncirlik Üssü ve diğer NATO üslerinin Türkiye'deki varlığı konusunda İLKHA'ya konuşan Diyarbakırlılar da bu üslerin kapatılması gerektiğini belirttiler.

Cengiz Kaya isimli vatandaş, Amerika ve diğer batılı ülkelerin, Türkiye'de operasyonel amaçla bulunmasına bir anlam veremediğini belirtti.

Türkiye ile müttefik olan güçlerin, Türkiye'ye gereken desteği sağlamadığına vurgu yapan Mehmet Erim ise "Üs kapatılmalıdır. Amerika'nın çıkarları neredeyse İncirlik'ten kalkan uçaklar oraya gidiyor. Yetkililerin daha sağlıklı, Türkiye'nin çıkarlarını kollayıcı politikalar yürütmesini istiyorum." ifadesini kullandı.

İncirlik Üssünden kalkan savaş uçaklarının Suriye'de mazlumları bombaladığının herkes tarafından bilindiğini söyleyen Ercan Güzel ise, "Burası Müslüman bir ülkedir. Müslüman bir ülkeye yakışacak ne varsa yapılmalıdır." diye belirtti.

Orhan Tanrıkulu ve Selim Koyuncu isimli vatandaşlar da Türkiye'nin, Amerika'dan bir beklentisinin olmaması gerektiğine vurgu yaparak üssün kapatılması gerektiğini belirttiler.

ABD ve NATO'nun Türkiye'deki askeri üsleri:

-Afyonkarahisar Askeri Havaalanı: Türkiye'nin en büyük askeri havaalanıdır. NATO'nun 2'inci büyük havaalanıdır. "Ana jet bakım üssü" olarak kullanılmaktadır. Sivil uçuşlara açılması konusundaki çalışmalara NATO'dan izin çıkmamıştır.

-İncirlik Hava Üssü: Yönetimi ve denetimi TSK'da olan, NATO'nun önemli bölgesel bir depo üssüdür. THK 10'uncu Ana Jet Üssü ve ABD hava kuvvetleri 39'uncu ana jet üssü de burada görev yapmaktadır.

-İzmir Çiğli Hava Üssü: Avrupa'daki ABD hava kuvvetlerine (USAFE) bağlıdır. 42 uçak ve 300 askeri personel bulunan üste, i-hawk ve roland füze sistemleri konuşlandırılmıştır.

-Şile Üssü: Stinger füzelerinin fırlatılması için uluslararası standartlardaki bir atış alanıdır.

-Konya Hava Üssü 3'üncü Ana Jet Üs Komutanlığı: Irak işgalinde NATO tarafından getirilen Awacs'lar burada üslenmiştir.

-Balıkesir Bandırma Hava Üssü 9'uncu Hava Jet Üssü: Üste 6 adet "vault" denilen füze rampası bulunmaktadır.

-Mardin: NATO'ya bağlı birleştirilmiş hava harekât merkezleri (CAOC6) bulunmaktadır.

Ayrıca Muğla Aksaz Deniz Üssü, Malatya Kürecik Radar Üssü, Ankara – Ahlatlıbel, Amasya – Merzifon, Bartın, Çanakkale, Diyarbakır – Pirinçlik Kışlası, Eskişehir, İzmir – Bornova, İzmit, Kütahya, Lüleburgaz, Sivas – Şarkışla, İskenderun, Ordu – Perşembe, Rize – Pazar, Erzurum, Van – Pirreşit'te askeri üsler bulunmaktadır. (M. Hüseyin Temel, M. Sıddık Bilge- İLKHA)