​Van'da düzenlenen festivalin toplumu ifsat ettiğine dikkat çeken siyasi parti ve STK temsilcileri, halkın inancına ve kültürüne uygun festivallerin yapılması gerektiğine dikkat çekti.

Van'da düzenlenen içkili festivale tepkiler çığ gibi büyüyor. "Doğu’nun ilk ve tek gençlik festivali Gezgin Fest Van" sloganıyla düzenlenen festivalle başta gençler olmak üzere toplumun ifsat edilmeye çalışıldığına dikkat çeken siyasi parti ve STK temsilcileri, halkın inancına ve kültürüne uygun festivallerin yapılması gerektiğine dikkat çekti.

Festivalin, Akdamar Adasındaki ayinle aynı güne denk getirilmesinin tesadüf olmadığını vurgulayan HÜDA PAR Van İl Başkanı Fevzi doğan, festivali destekleyen kurum ve kuruşları kınadıklarını söyledi.

Doğan, "Doğu bölgesinde böyle bir festivalin yapılması tamamen neslimizi zehirlemeye ,yok etmeye, güzel gençliğimizi bitirmeye yönelik bir ifsat çalışmasıdır. Bizim üzüldüğümüz nokta yerel idarenin, hükümetin, yetkili kurum ve kuruluşların bu gibi bir ifsat hareketine destek vermeleri ve sabah saat dörde kadar servis noktaları oluşturmaları, teşvik etmeleri, reklam yapmalarıdır. Sözün bittiği yerdeyiz. Biz inanıyoruz ki bunu başaramayacaklar, bu güzel neslimizi bozamayacaklar."  dedi.

Festivalin iptal edilmesi için yetkililer nezdinde girişimlerde bulunduklarını ve basın açıklamaları düzenlendiğini hatırlatan Doğan, halkın festivale tepki göstermesini sürdürmesini istedi.

Doğan, "Yıllardır bu ifsat hareketleriyle inancımızın dışında olan, kültürümüzün dışında olan hareketler yüzünden ne kadar zarar gördüğümüzü, neslimizi nasıl kaybettiğimizi hepimiz şahit olduk. Bu yoldan en kısa zamanda geri dönülmesini tavsiye ediyoruz. Geceli gündüzlü 3 gün boyunca adeta çöl gibi bir yerde müzik ile desteklenerek tabiri caizse fuhuşa itilerek, bu gibi bir çalışmanın yapılması, izin verilmesi kabul edilemez." diye belirtti.

"Bu gibi ifsat hareketlerine karşı elimizden gelen tüm gayreti sarf edeceğiz"

Doğan, şunları söyledi: "Diğer taraftan festivalin Akdamar Adasındaki ayinle aynı zamana denk getirilmesi, bunu aynı kareye koyduğumuzda aslında ifsat hareketinin ne kadar geniş boyutlu olduğunu, dışarıdan ayin adı altında gelen insanların da aslında bu bölgenin ne kadar bozulduğuna şahit olmaları, onların daha da çok iştahını arttırıyor ve daha büyük ifsat hareketlerine ve çalışmalarına sevk ediyor. Bizler bu gibi ifsat hareketlerine karşı elimizden gelen tüm gayreti sarf edeceğiz. Geleceğimiz çok büyük bir tehlike altındadır ki geçmişte gördük, yapılan yozlaştırma hareketleri hiçbir fayda vermedi toplumumuza."

Saadet Partisi Van İl Başkanı İlhan: İfsat çalışmaları, bugün Doğu'ya da sıçramıştır

Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan, "Gevaş’ta yapılan festivalin, bu bölgedeki ahlaki değerler ile uyuşmayan fuhuşun, alkolün her türlü ahlaksızlığın zirve yaptığı bir ortamda, gençleri kızlı- erkekli ortamda toplayıp, toplumu ifsat etme çalışmasının en büyük vücut bulmuş hali olduğunu söyledi.

Van'ın, Türkiye'nin inanç noktasında toplumunun dindar olduğu şehirlerden biri olduğunu ifade eden İlhan, "Geçmişte Batı illerinde hali hazırda devam eden ifsat çalışmaları, bugün Doğu'ya da sıçramıştır. Bu festival belirlenirken tarihi olarak aynı zamanda Ermenilerin Akdamar Adası'nda yapmayı planladıkları altıncı ayine denk getirilmiştir. Ermeni Başpiskopos Aram Ateşyan ilimizde protokolün en üst zirvesi tarafından karşılanmaktadır. Ne yazık ki gerek merkezi hükümetin gerekse yerel yönetimlerin bu tarz festivallere onay vermesi, geçit vermesi hatta destek olması ve bunlara zemin hazırlaması, bu ifsat çalışmalarına bir nevi destek olmaları anlamına gelmektedir." diye konuştu.

" Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse, kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğruya iletmez." ayetine atıfta bulunan İlhan, "Bu Yahudi ve Hıristiyanların bizim ülkemizin lehine herhangi bir iş yapmayacağı apaçık ortadadır. Toplumumuzun bozulmasını temel nedeni olacak her türlü festivali ve her türlü pisliği yapmaktadırlar. Bugün ilimizde adeta bir rezillik yaşanmaktadır. Kızlı erkekli, alkolün ve zinanın her türlü ahlaksızlığın yaşandığı bir festival sergilenmektedir. Aynı zamanda festivalin son gününde Akdamar Adası'nda yapılan ayinle bu gençlere Hıristiyanlığı daha güzel bir din olarak göstererek dini yönden zayıf olan gençlerimizin de Hristiyanlığa yönelmesine sebep olacak faaliyetler yürütülmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

"Festival misyonerlik faaliyetleri açısından muazzam bir fırsattır"

Festivalin misyonerler için fırsat olduğunu, ayinle aynı gün yapılan festivalde farklı planların olduğuna dikkat çeken, Mustazaflar Cemiyeti Van Şube Başkanı Recep Karabulak, 'Van'da yapılan festivalin ayin ile aynı gün yapılması, bizim kanaatimizce bilinçli bir çalışmadır. Festivalin Gevaş’ta yani ayinin yapılacağı Akdamar Kilisesi'nin olduğu yerde yapılıyor. Bu, misyonerlik faaliyetleri açısından muazzam bir fırsattır. Devlet zaten Anayasası'yla zinayı fuhuşu, içki içmeyi yasaklamamış. Halkın, devletten içkiyi, fuhuş ya da zinayı yasaklama isteği reddedildiğine göre burada asıl vazife gerçekten İslami hassasiyete sahip Müslümanlara, cemaatlere, STK’lara düşüyor. Devletin şu an başındaki hükümet yetkilileri sürekli dindar nesil ile ilgili projeler, söylentiler içerisindedirler. Bunu sürekli dile getiren bir hükümete rağmen şu yapılanlar ciddi anlamda bir tezat teşkil ediyor." dedi.

"Van'da zehirlenen bir nesil yetiştiriliyor"

Van halkına ve Müslümanlara çağrıda bulunan Karabulak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Van'da zehirlenen bir nesil yetiştiriliyor. İfsat edilen bir gençlik yetiştiriliyor. Hükümetin ciddi anlamda bu konuda hassasiyet göstermesi lazım. Kaybolan, heba olan bir gençlik ve bir nesil var ve buna müdahale etmeyen şu an hali hazırda bir kamu amirleri var. İfsat edilen, zayi edilen, yok edilen bir gençliğin önüne geçmek istiyorsanız bu festival ve buna benzer festivallerin önüne geçilmesi lazım. İfsat, zehirli bir tümör gibidir; ilk başta bulunduğu yeri tahrip eder ve etrafa gittikçe yayılır. Bunun önü alınmazsa, bu tümör ortadan kaldırılmazsa, çok yakın bir zamanda bu bölgeyi kocaman bir büyük hastalık kaplayacaktır."

"Islah çalışması için bir araya gelemeyenler ifsat çalışması için bir araya gelenleri engel olamazlar"

Araştırmacı-Yazar ve İsra-Der Van İstişare Kurulu Başkanı Yunus Kuşan, Van’da ve doğu bölgesinde Müslümanlar üzerinde oynanan oyunların, Müslümanların sessizliğinden kaynaklandığını söyledi.

Müslüman aile, dernek ve cemaatlere birlik ve beraberlik çağrısında bulunan Kuşan, "İfsat ediciler kendi çalışmalarını yapacaktır, ıslah ediciler de kendi çalışmalarını yapacak. Eğer ıslah edicilerimiz, ifsat ediciler kadar güçlü, genele hitap edecek bir çalışma yapamıyorsa tabii ki onlar istedikleri kitleye istedikleri mesajı verecekler. Islah çalışması için bir araya gelemeyenler ifsat çalışması için bir araya gelenlere engel olamazlar; bu sünnetullahtır." ifadelerine dikkat çekti.

Kuşan, "Doğu bölgesi birçok elin dolaştığı, birçok istihbarat güçlerinin dolaştığı, hele birde Kürdlerin yoğun olduğu bölgelerde maalesef Kürdlerin çok rahat kullanılabildiği bu tip topraklarda muhakkak dış güçlerin misyonerlerin çalışmaları vardır. İfsat çeteleri bölgede çalışmalarını yürütüyor, bu siyasi olabilir veya her alanda olabilir, Onlar çalışmalarını yapacaklar, bizimde inandığımız bazı değerler var. Biz, 'inandığımız değerlerin üstün geldiğine inananlar olarak niçin üstün gelemiyoruzun' temel sorularına cevap vermek zorundayız. Bakın ifsat güçleri nasıl bir araya geliyorlar. Biz ıslah ediciler de bir araya gelmeliyiz. Kiminin kaşına, gözüne, sakalına, bakarak dışlanması vakti artık geçmiştir. Yeniden iman etmemiz lazım, yeniden tövbe etmemiz lazım ve samimi ıslah bir çalışma için bu şarttır. Eğer siz, ihlaslı salih bir tövbe etmezseniz amelleriniz ne ihlaslı olur, ne de salih olur. Bu anlamda bu fotoğraf inşallah, Müslümanların uyanmasına ve beraber, ihlaslı bir çalışma sürdürmesini vesile olur." diye konuştu.

"Ayin ve eğlence programı sahte cennet vadetmenin ötesine geçemeyecektir"

Van Anadolu Gençlik Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Şirin Sarı, İslam'ın, gayrimüslimlere ibadet hakkı tanırken, batıl inançların teşvikini de beraberinde yasakladığına vurgu yaptı.

Sarı, "Allah (celle celaluhü) nezdinde tek geçerli din İslam’dır." ayetini hatırlatarak, "Her Müslüman bu şuur ve şiarla hareket ederek hayatını dizayn etmesi gerekir. İnsanlar, İslami hassasiyetten ayrılmadan hayat düsturunu belirlemelidir. İmtihan dünyasında mümin, dünyalık heva ve heveslere kapılmadan, hayatın iman ve cihat olduğunu unutmamalı, unutturmamalıdır. Malumunuz üzere Van’ımızın Gevaş ilçesinde adeta Müslümanların aklıyla ve inancıyla alay edilerek, eğlenceli ayin tertip edilmektedir. Bununla halkımızın inanç ve ahlakı hedef alınmaktadır. Van'da yapılmakta olan bu şer programı; dindar ve ahlaklı nesil yetiştirmeye büyük engel teşkil etmektedir.  Sözde Haçlı projelerinin tatbikatı niteliğindeki ayin ve eğlence programı sahte cennet vadetmenin ötesine geçemeyecektir. Sonuç olarak Van’da ve Türkiye’nin tüm il ve ilçelerinde bu tür ifsat hareketlerinin durmasını istiyoruz. Halkımızın bu ifsat projelerine karşı uyanık olmasını, dünyalık menfaatler için ebedi hayatlarını bertaraf etmemelerini istiyoruz. AGD olarak bu tebliği vazife biliyoruz. Ayeti kerimede, 'Ey müminler Allah’ın ve Resul’ünün önüne geçmeyin. Allah’tan korkun.  Allah hakkıyla işiten ve bilendir.' emrini hatırlatıyoruz." diye konuştu.

"Festivalin arkasında misyonerlerin olduğu apaçık ortadadır"

İslami camialar olarak bölgede daha aktif çalışma sergilemek zorunda olduklarını ifade eden Van İnsan ve Medeniyet Hareketi Yönetim Kurulu üyesi Erhan Şengül, bölgede İslam’ı bitirmek için İslam düşmanlarının ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.

Şengül, "Bu tür festivaller tamamen bir projenin ürünüdür. Bu tamamen ahlaksızlığın normalleştirilmesi olayıdır. Çadırlı, içinde içkiler, partiler, danslar, oyunlar ve gençleri ahlaksızlığa sürükleyecek her türlü etkinliklerin olduğu bir festivalde, yetkililerin özellikle böyle bir programa sessiz kalmaları hatta dolaylı yoldan desteklerinin olduğu bizi de üzmekte. Bu festivalin arkasında misyonerlerin olduğu apaçık ortadadır. İslami çalışmalarımıza devam edip, çocuklarımızdan ve en yakınmalarımızdan başlayıp bu çalışmaları en üst seviyeye kadar götürmezsek, bunlar bu tür çalışmaları daha hızlı bir şekilde yapıp bizim tamamen çalışmalarımızın üst seviyelerine gelip gençliğimizi yok etmek için her türlü çalışmayı yapacaklar. Bizim en büyük hedefimiz aile olmalı, aileyi korumak, İslami hassasiyetler içerisinde çalışmalarımıza hızla devam etmek zorundayız." ifadelerini kullandı.

Bölgede sürekli İslam’a ve Müslümanlara karşı gerek iç güçler gerekse dış güçlerin ellerinden geleni yaptıklarını söyleyen Köklü Değişim Dergisi Van temsilcisi Fethullah Öztürk, Van’da yapılan festivalin halkı yozlaştırmak için yapıldığına dikkat çekti.

Öztürk, "Bugün İslam ümmetinin en çok zarar gördüğü noktalardan biri gençlerdir. Çünkü insanda en çok verim alacağı nokta gençliktir ve biz de gençlerimizi kaybediyoruz. İslam ümmetinin, bu beldelerin, İslam beldesi olması hasebiyle geçmişte olduğu gibi, eski izzet ve şerefine kavuşabilmesi için öncelikle İslami bir yapının yani İslam Devleti'nin Hilafet Devleti'nin getirilmesi kaçınılmazdır. Bugünkü yöneticilerin İslam ümmeti üzerinde bu oynanan oyunları seyirci kalmasının açıklayıcı bir sebebi mutlaka vardır. İslam ümmetinin yaşamış olduğu bu çöküntüden kurtulabilmesi için İslam ümmeti hep birlikte İslam'ın organlarıyla, İslam'ın mefhumları ile İslam'ın yaşam tarzı ile birlikte sahiplenerek hareket etmelidir.  (Yunus Tuğrul-İLKHA)