Yapay zeka uygulamalarıyla toplanan kişisel verilerin, doğrudan veya dolaylı olarak yabancı istihbarat servislerine ulaştığına dikkat çeken Bursa Sosyal Medya Derneği (BUSMED) Başkanı Murat Gezer, bu sürecin yalnızca ticari değil, stratejik bir tehdit olduğunu söyledi.

Yapay zeka ve sosyal medya uygulamaları, insanların günlük hayatına dair pek çok bilgiyi toplayabiliyor. Bu veriler sadece reklam göstermek için değil, toplumun neye ilgi duyduğunu, neye nasıl tepki verdiğini anlamak için de kullanılıyor. Özellikle Amerika’daki bazı istihbarat birimleri, bu bilgilerle insanları etkilemeye ve yönlendirmeye çalışıyor.

Günlük hayatta eğlence için kullanılan basit uygulamalar bile arka planda büyük bir veri toplama ve analiz mekanizmasının parçası olabilir. Bu sistemin sonunda ise sadece reklam değil, istihbarat örgütlerinin yönettiği daha büyük planlar yer alabilir.

Bursa Sosyal Medya Derneği Başkanı Murat Gezer, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, yapay zeka ve sosyal medya tabanlı uygulamalar, kullanıcıların günlük hayatlarına dair verileri toplayarak yabancı istihbarat örgütlerine aktarabileceğini belirtti.

Gezer, sosyal medya platformlarının ve yapay zeka uygulamalarının, arka planda topladığı kullanıcı verilerini istihbarat teşkilatlarının operasyonlarında kullandığını ifade etti.

"Yapay zeka uygulamaları yüklü olan telefonlarda mahrem fotoğraflarınızı tutmayın"

Yapay zekalı uygulamalarda kişisel fotoğraf ve görsel alındıktan sonra provoke amaçlı toplumsal olaylarda kullanılabileceğini uyarısında bulunan Gezer, "Uygulama ile elde edilen yüz fotoğrafı, daha önce olmuş bir olayla başka bir şahsın fotoğrafıyla değiştirilerek, sanki siz oradaydınız gibi gösterilebilir. Yapay zekanın çok farklı, enteresan, değişik kullanım alanları vardır. Günümüzde şantaj amaçlı yapay zeka uygulamaları kullanılıyor. Uygulamaların mahiyetini anlamadan, araştırmadan kullanmayın. Uygulamalarda görsel izni verirken tam etkin erişim izni vermeyiniz. Hangi görseli kullanacaksak, o görsel için izin verin. Şahsi, mahrem olan fotoğrafları uygulamalarda kullanmayınız. Yapay zeka uygulamaları yüklü olan telefonlarda mahrem fotoğraflarınızı tutmayın." dedi.

"Yapay zeka uygulamalarından gelen veriler bir şekilde ABD menşeli istihbarat örgütleri tarafından toplanıp işleniyor"

Yapay zeka ve diğer uygulamalardan gelen verilerin bir şekilde ABD menşeli istihbarat örgütleri tarafından toplandığını, elde edilen verilerin işlendiğini belirten Gezer, "Toplumlar ne ile meşgul, ne yapar, nerede gezer, neyi sever gibi bilgileri alıp işlendiği biliniyor. Sosyal medya platformları, arka planda topladığı verileri özel işlemlerle işleyerek, istihbarat örgütleri tarafından operasyon faaliyetlerinde kullanmak için bilgileri tutarlar. Özgürlük hareketleri adı altında veriler toplanıp, işlenip toplumu manipüle etmek amacıyla sosyal medyanın etkin bir şekilde kullanıldığını gördük. Bu tür gizli faaliyetler Türkiye'de de yapılabilir. Sosyal medya, özellikle istihbarat teşkilatları tarafından bilgi toplama amaçlı olarak kullanılmaktadır." diye belirtti.

"Uygulamalar, arka planda topladığı verileri parayı kim verirse o işletmelere satarak elde ettiği gelirle dönmektedir"

Yapay zeka uygulamalarının kişisel verileri dolaylı yoldan istihbarat örgütlerine, hackerlara ve çeşitli firmalara ulaştırdığını ifade eden Gezer, "Genelde bu tarz uygulamalar, ticari kaygıdan öte, arka planda topladığı verileri parayı kim verirse o işletmelere satarak elde ettiği gelirle dönmektedir. Geçmiş dönemde Türkiye'de verilerin bir şekilde çalındığı ve internet ortamında satıldığı biliniyor. İnternet ortamında kişisel veriler çok rahatlıkla satılabiliyor. Bu nedenle, mahiyeti çok bilinmeyen uygulamalara özel ve kişisel verilerinizi yüklemeyin. Uygulamalara tam erişim izni vermeyin." diye konuştu.(İLKHA)