Kış aylarında su içmeyi unutmayın

Kışın vücudumuzun daha az suya ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz, ama sanılanın aksine yaz kış fark etmeksizin vücut suya ihtiyaç duyuyor.
Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte pek çoğumuzun yaşam tarzı, beslenme ve su tüketim alışkanlıkları da değişiyor. Ancak mevsim ne olursa olsun, sağlığımızı korumak için yeterli miktarda su tüketmeye özen göstermek gerekiyor. Pek çok kişi, kış aylarında su içmeyi unutuyor ya da su yerine sıcak içecekler içmeyi tercih ediyor. Ancak yeterli derecede su tüketilmemesi beraberinde ciddi hastalıklara sebep olabiliyor.
Su, vücudun tüm fonksiyonları için gereklidir. Vücudun yüzde 60’ının su olduğu düşünüldüğünde, vucudun suya ne kadar ihtiyaç duyduğu açıkça ortaya çıkıyor. Yeterli miktarda su içilmediğinde, öncelikle konsantrasyonda bozulma, yorgunluk, halsizlik, enerji düşüklüğü görülür. Bu durumun ilerlemesi durumu ise karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulmalara, ciddi hastalıklara sebep olabilmektedir.
Yetişkin sağlıklı, fiziksel aktivitesi düşük bir birey günlük 6-8 bardak su içmelidir. İklim koşulları, ortam sıcaklığı, fiziksel aktivite düzeyi ve vücuttan atılan su miktarına bağlı olarak her bireyin su ihtiyacı farklıdır. Susama hissi beklenilmeden su içilmelidir. Her ne kadar su ile hazırlansa da çay ve kahvenin su görevi görmediği bilinmelidir. Bununla birlikte kafein içeren kahve gibi içeceklerin su ihtiyacını daha da arttırdığı da bilinmelidir.
Su tüketmeyi sevmeyen veya unutanların da suya limon, tarçın, nane yaprağı, elma gibi taze meyve ve sebzeleri ekleyerek bir şekilde işi keyifli hale getirip su içmeyi ihmal etmemelidir. Su içmeyi unutanlar için pratik çözüm olarak suyu görünen yerlere koymaları faydalı olabilir. (Nizamettin Aşkın-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Batman Sağlık ve Çevrecilik Derneği (Sağ-Çev) Başkanı Ömer Faruk Dursun, "Dünya El Yıkama Günü" dolayısıyla yaptığı açıklamada, el yıkamanın hem dini hem de sağlık açısından önemine dikkat çekerek, "Temizlik sağlıklı bir toplumun temelidir." dedi.
Dil ve konuşma bozukluklarının, yaşamın her döneminde ortaya çıkabileceğini belirten uzmanlar, bu durumun bazen travmalarla tetiklendiğini söylüyor.
Prof. Dr. Atasoy, "Bağımlılık tedavi edilebilir, kronik bir beyin hastalığıdır" diyerek, Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere tüm tıp sektörünün bağımlılığı bir beyin hastalığı olarak kabul ettiğini, bu kronik hastalığın nüks edebileceğini ve engellenemediği takdirde ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
Batman İl Sağlık Müdürlüğü, çocuklarda sağlık bilincini artırmak ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını küçük yaşta kazandırmak amacıyla "Sağlıklı Çocuk, Sağlıklı Gelecek (Sağlık Elçisi)" programını hayata geçirdi.