Yerleştirme sonuçları ile ilgili yazılı bir açıklamada bulunan Memur -Sen ve Eğitim-Bir -Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, yerel yerleştirmede anlaşılması güç, vahim sonuçların ortaya çıktığını söyledi.

Yerleştirme sonuçları ile ilgili yazılı bir açıklamada bulunan Memur-Sen ve Eğitim-Bir -Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, yerel yerleştirmede anlaşılması güç, vahim sonuçların ortaya çıktığını belirterek bu yerleştirme sisteminden bir an evvel vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.

Kaldırılan TEOG’un yerine getirilen sistemle ilgili eğitimin tüm paydaşlarının katılımının sağlanması gerektiğini ve Adıyaman’da okul ve kontenjan planlamasında hatalar yapıldığını defalarca dile getirdiklerini vurgulayan Deniz, “Bütün uyarılarımıza rağmen, Milli Eğitim Bakanlığının merkez ve taşra teşkilatında süreç içinde istişaresiz bir tavır sergilenmiş olması kamuoyuna sosyal bir maliyet üretmiştir.” dedi.

Yeni yerleştirme sisteminin öğrenci, veli, rehber öğretmen ve diğer eğitim paydaşlarına tam ve yeterli biçimde anlatılmadığını dile getiren Deniz, “Kontenjanların, kamuoyunun görüşleri ve önerileri dikkate alınmadan belirlenmiş olması, uzun vadeli düşünülmemiş olması, tercih döneminde yerleştirme kriterlerinin yeterince ifade edilmemiş olması tercih hatalarına sebep olmuş ve yüksek puanlı öğrenciler açıkta kalmıştır. Görevi gereği veya zorunlu olarak adres ve okul değiştirmek zorunda kalan aileler ve çocuklar mağdur edilmiştir. Ve ne yazık ki yerleştirme kriterleri yerleştirmeden sonra açıklanmıştır. Gelinen noktada yerleştirilemeyen öğrencilerin durumu yeni sistemin, tarihin en kısa sürede geçerliğini yitirecek yerleştirme sistemi olduğunu göstermiştir.” şeklinde konuştu.

 “Kontenjanlar boş kaldı”

Açıklamanın devamında Deniz, “Yerel yerleştirmede Türkiye genelinde 1 milyon 141 bin 318 kontenjan için 1 milyon 17 bin 891 aday tercih yaptı. Bu öğrencilerden 798 bin 926'sı yerleşirken 91 bin 687'si yerleşemedi. Yerel yerleştirmede ise 342 bin 392 kontenjan boş kaldı. Merkezi yerleştirmeyle birlikte boş kalan kontenjan sayısı toplamda 342 bin 589 olmuştur. Boş kontenjanların büyük bir kısmını Meslek liseleri oluşturmuştur.

Adıyaman’da ise merkez ilçede 662 olmak üzere toplamda 2000 civarında kontenjan boş kalmıştır. Bu boş kontenjanların büyük bir kısmını meslek liseleri oluşturmuş, yanlış planlamalar neticesinde meslek liselerimizin ve imam hatip liselerimizin imajı kamuoyu önünde bir kez daha zedelenmiştir. Buna bağlı olarak Adıyaman’da yerleştirilemeyen öğrenci sayısı ifade edilmemekle birlikte 2 bin 500’ün üzerinde olduğunu düşündürmektedir. Boş kalan kontenjanlarla yerleştirilemeyen öğrenci sayısı arasındaki ilişki bu sistemin iflas ettiği anlamı taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Zorunlu adres değişikliği yapan aileler mağdur olmuştur”

“Özellikle İmam hatip ortaokullarında, özel ortaokullarda, 4 yılı farklı ortaokullarda okuyan öğrenciler mağdur edildi.” diyen Deniz,  “MEB 8. Sınıf Yerel Yerleştirmede öncelikli olarak 4 yıl aynı okulda okuyan öğrencilerin yerleştirmesini. Görevi gereği veya zorunlu olarak adres ve okul değiştirmek zorunda kalan aileler ve çocuklar yüksek diploma notlarına rağmen tercihlerine yerleşemeyerek mağdur edilmiştir. Bu grupta en çok mağdur olanlar, öğretmenler başta gelmek üzere devlet memurlarının çocukları olmuştur. Yerleştirme sonuçları göstermiştir ki yıllarca yapılan yatırımlarla azaltılan sınıf mevcutları 34’ten 38’e yükseltilmiştir. Yapılacak yeni müdahalelerle bu sayının 40’a yükseleceğini tahmin ediyoruz. Ortaöğretim kurumlarının bir kısmı ikili eğitim yapacak şekilde düşünülmüş ve eğitim sistemimiz ikili eğitim cenderesine yeniden çekilmiştir.” dedi.

“Çocuklarımızın hayatına bu şekilde mi dokunacağız?”

Diploma notu 90 ve üzeri olan birçok öğrencinin tercihlerine yerleşemeyerek açık lise veya özel okullara mecbur bırakıldığını ifade eden Deniz, buna mukabil diploma puanları düşük olan öğrencilerin ise akademik başarısı yüksek olan okullara yerleştirilerek başarısızlık ve sınıf tekrarı riski oluşturulduğunu söyledi.

Deniz, “Çocuklarımızın hayatına bu şekilde mi dokunacağız? Öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin emekleri ayaküstü hazırlanan sistemlerle maalesef heba edilmiştir. Sosyal maliyeti çok yüksek olan ve çocuklarımızın geleceğini ipotek edecek hatalardan bir an önce dönülmesi veya tolere edilmesi gerekir. Derhal önlem alınmalıdır. Sonuç olarak hiçbir bilimsel veriye dayanmayan, kriterleri hakkında yeterli bilgilendirme yapılmayan, eksiklerinin ve hatalarının tespiti ve telafisi zamana bırakılmış olan bu yerleştirme sisteminden bir an evvel vazgeçilmeli, mağdur ortaya koymayacak yeni sistemler için tüm paydaşların katılımı sağlanmalıdır. Çünkü kervan yolda düzelememiştir.” sözlerini sarf etti. (Cemil Özdaş - İLKHA)