ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Gaziantep Şube Başkanı Dr. Yemliha Aksoy, okullarda seçmeli ders olarak okutulan Kur’an-ı Kerim, Hazreti Muhammed’in hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinin seçmeli yerine zorunlu olması gerektiğini belirtti.

Okullarda seçmeli ders olarak okutulan Kur'an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinin tercih süresi 22 Ocak Cuma günü sona eriyor. Eğitimciler ve sivil toplum kuruluşları yetkilileri, velilere bu tarihten önce çocuklarının eğitim gördükleri okullara giderek seçmeli dersleri seçmeleri konusunda uyarıda bulundu.

Seçmeli derslerin tercih sürecinde son haftaya girildiğini hatırlatan İmam Hatip Okulları Mezunları ve Mensupları Derneği (ÖNDER) Gaziantep Şube Başkanı Dr. Yemliha Aksoy, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrenci ve velilerin seçmeli dini dersler konusunda daha uyarlı olmalarını istedi.

Kur’an-ı Kerim, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’in hayatı olan Siyer-i Nebi ve Temel Dini Bilgiler derslerinin öğrencilerin manevi gelişimlerine katkı sunan dersler olduğunun altını çizen Aksoy, Milli Eğitim Bakanlığına da söz konusu seçmeli derslerin zorunlu olması çağrısında bulundu.

Veli ve öğrencilere seçmeli dini derslerin seçilmesi tavsiyesinde bulunan Aksoy, söz konusu derslerin öğrenciler tarafından seçilmesi ile ilgili okul müdürlerinin de gerekli hassasiyet ve özeni göstermelerini talep etti.

“Birçok Avrupa ülkesinde seçmeli dersler içerisinde din dersi de var”

Seçmeli dini derslerin toplumun manevi dinamiklerini oluşturacak dersler olduğunu belirten Aksoy, “Seçmeli dersler çok önemlidir. Birçok Avrupa ülkesinde seçmeli dersler içerisinde din dersi de var. Bazı ülkelerde her ne kadar mecburi de olsa birçok ülke de özellikle din dersleri, seçmeli dersler arasında yer almaktadır. Din hakkında eğitim ve din eğitimi adlı aslında iki kavram var. Seçmeli derslerimiz aynı zamanda din eğitimi kapsamına girmektedir. Hem Kur’an-ı Kerim hem Peygamber Efendimizin hayatı hem de temel dini bilgiler bu kapsama girmektedir. Fakat maalesef ülkemizde hem ortaokulda hem de liseler de seçmeli ders kavramı son derece dikkate alınmıyor.” dedi.

“Seçmeli derslerin seçilmesi çok büyük bir önem arz etmektedir”

Seçmeli dini dersler hususuna daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini belirten Aksoy, “Seçmeli dersler aslında çok önemlidir. Hem velilerimizin hem okul müdürlerimizin hem de rehber hocalarımızın, seçmeli dersleri hem velilere hem de öğrencilere hatırlatması gerekiyor. Bu oranın yükseltilmesi gerekiyor. Çünkü öğrencilerimizi hem geleceğe ait bir takım değerleri muhafaza etmek açısından yani çağı yakalamak ve kuşatmak açısından hem de geçmişteki kadim değerlerimizin muhafaza edilmesi ve yaşatılması noktasında Kur’an-ı Kerim, Peygamber Efendimizin hayatı ve temel dini bilgiler gibi seçmeli derslerin seçilmesi çok büyük bir önem arz etmektedir.” ifadelerini kullandı.

“Dini dersler seçmeli değil, zorunlu olmalı”

Dini derslerin seçmeli yerine zorunlu olması gerektiğini belirten Aksoy, “Eğitim dersin verilmemesi üzerine değil verilmesi üzerine bina edilmiştir. Bu nedenle aslında seçmeli derslerin alınması noktasında dilekçe değil de alınmaması noktasında dilekçenin verilmesi gerekir. İşte o zaman belki bu seçmeli derslerin halkımız tarafından daha fazla tercih edildiğini göreceğiz. Yani velilerimiz ve öğrencilerimiz seçmeli ders taleplerini almama noktasında dile getirmeleri gerekiyor. Yani hangi dersi almayacaksa okul yönetimine almak istemediği dersi belirtmesi gerekir. Bu şekilde olursa özellikle bu dini derslerin seçilme oranının çok daha fazla olacağını düşünüyorum.” diye konuştu.

“Aslında niyetlerinin ne olduğunu biliyoruz”

Aksoy, öğrencilere ve velilerine seçmeli dini dersleri seçmeleri yönünde yaptıkları hatırlatmanın kimi çevreler tarafından “baskı” olarak lanse edilmesine tepki göstererek şunları söyledi:

“Bazı kesimler velilerimizin ve öğrencilerimizin seçmeleri derslere yönlendirilmesini ‘baskı’ olarak görüyorlar. Bunu asla kabul etmiyoruz. Amacımız; sadece seçmeli derslerin gündeme getirilmesi ve hatırlatılması konusunda veli ve öğrenciye kılavuzluk etmektir. Bunu asla ‘baskı’ unsuru olarak görmemek geriyor. Bu şekilde bu anlayış üzerinde direnenler ve ısrar edenlerin aslında amaçlarının ve niyetlerinin ne olduğunu biliyoruz. Seçmeli dersleri en az mecburi dersler gibi önemsemek gerekiyor.” (İLKHA)