​Aile Kadın Destekleme ve Engelliler Merkezi AKDEM’in düzenlediği seminere konuşmacı olarak katılan Çocuk Gelişim Uzmanı Tongar, "Çocuklarımızın sahibi değil, emanetçisiyiz. İyilik için bile olsa onlara kızmayalım, bağırmayalım." dedi.

Zeytinburnu Aile Kadın Destekleme ve Engelliler Merkezi, her hafta düzenlediği seminerler dizisinin bu yıl ki son seminerini "Bağırmayan Anneler" ismiyle gerçekleştirdi. 2018 kapanış programı konuğu olan Çocuk Gelişim Uzmanı Yazar Hatice Kübra Tongar,  "Çocukların sahibi değiliz, emanetçisiyiz" mesajını verdi.

Tongar, seminer boyunca, çocuk gelişimi konusunda İslam dininin hangi öğütleri verdiği, bilimsel yöntemlerin neler olduğu, çocuklara bağırmadan kişiliklerinin gelişmesinde nelerin etkili olduğu ve ebeveynlere ne gibi görevlerin düştüğüne dair soruları da cevapladı.

"Her iki aileden birinde duygusal şiddet var"

Pedagoji bilimi alanında, "Bağırmayan Anneler" başta olmak üzere çok sayıda kitabın yazarı olan Hatice Kübra Tongar, önemsenmeyen duygusal şiddetin ilerleyen dönemlerde oluşturacağı kötü sonuçların altını çizdi.

Her iki aileden birisinde duygusal şiddetin olduğunu belirten Tongar, "Bu konu neden önemli? Çünkü yapılan araştırmalar gösteriyor ki, Türkiye’de duygusal şiddet her iki aileden birisinde yaşanıyor. Duygusal şiddet, duygusal istismar, fiziksel ve cinsel şiddetin yanında hafif bir şey gibi gözüküyor. Ama geleceğe olan etkilerine baktığımız zaman bütün suçlu profillerinin geçmişlerinde bir şekilde ailelerinde o huzursuzluk, alay edilme, aşağılanma, bize disiplin ve eğitime geleni adamdan saymama halleri var. Dolayısıyla ‘bağırmayan anneler’ derken aslında bundan bahsediyoruz. Duygusal istismar ve şiddetin olmadığı, insanların öfkelerini de ifade ederken insanca iletişime geçtikleri, yetişkin dünyasındaki saygınlığımızla, nezaketimizle, çocuklarımızla iletişim kurduğumuz bir sistemden bahsediyoruz." dedi.

"Bir anne değişirse tüm ülke değişir"

Türkiye’nin çocuk gelişimi alanındaki kat ettiği mesafeye de değinen Tongar, Türkiye  bu konuda daha iyi noktaya gelecek. Ben geleceğe dair çok ümitliyim. Sırf kendi çocukluğumuzu hatırlamış olsak, fiziksel şiddetin çok iyi bir şeymiş gibi konuşulduğu dönemlere şahit oluruz. Biz artık bırakın fiziksel şiddeti, duygusal şiddeti yapmayalım noktasına geldik, ülke olarak. Çok daha iyi günlere de geleceğimize inanıyorum. Her zaman söylediğim bir şey var: Bir anne değişirse, tüm ülke değişebilir." diye konuştu.

"Çocukların sahibi değil, emanetçisiyiz"

Tongar, annelere şu tavsiyelerde bulundu:

"Dilimize yer etmiş ‘Çocuk sahibi olmak’ diye bir kavram var. Kendimizi bazen çocuklarımızın sahibi zannedebiliyoruz. Öyle olunca da rahatlıkla istediğimiz gibi davranabileceğimizi düşünebiliyoruz. Çocukların sahibi değiliz, emanetçisiyiz. Onlar bize emanet. Çocuklarımızın asıl sahibi günü gelecek ve diyecek ki ‘Sizlere ben evlat emanet ettim, ne yaptınız?’. Her annenin o soruya rahatlıkla verebilecek bir cevabı olmalı. Çocuklarımıza kızmadan, baskı uygulamadan önce lütfen bu söylediklerimizi hatırlayalım." (Nizamettin Aşkın-İLKHA)