Başbağlar katliamının 22'inci yıl dönümünde bir araya gelen Başbağlar Derneği üye ve gönüllüleri, Fatih Camiinde basın açıklaması yaparak katliamın planlı olduğunu ve cenazelerin üzerine ‘Sivas’ın intikamı alındı’ notunun bırakıldığını ifade etti.

Fatih Camisinde bir araya gelen Başbağlar Derneği üye ve gönüllüleri, 1993 yılında Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde PKK tarafından 33 sivilin katledilmesinin 22'inci yıl dönümünde anma programı düzenlendi.

Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği tarafından öğle namazının ardından basın açıklaması yapıldı. Programa Hür Dava Partisi Genel Başkan Yardımcısı Erdal Elibüyük de katıldı.

"Erkekleri toplayıp üzerlerine kurşun yağdırdılar"

‘Bugün burada toplanmamıza vesile olan Bağbağlar Katliamıdır' diyerek konuşmaya başlayan Başbağlar Köyü Derneği Başkanı Mehmet Ali Dikkaya, "Buraya toplanmamıza vesile olan, 22 yıl önce Erzincan'ın Kemaliye ilçesinde bulunan Başbağlar köyünde yapılan soykırımdır. Ben soykırım diyorum bunun adına, sizler ne derseniz deyin. Çünkü bir akşam namazı vaktinde köyü basan teröristler namaz kılmaya gelen, yolda rastladıkları ve evden topladıkları erkekleri, köyün dışına götürerek kurşun yağdırmışlardır. Evden çıkmayan insanlarımızı da, evleriyle beraber diri diri yakmışlardır. Başta köy camisi olmak üzere köyün büyük bir çoğunluğunu yakmışlardır. Hatta ahırlarda olan hayvanlar da yakılarak telef edilmiştir." dedi.

"Cenazelerin üzerine ‘Sivas'ın intikamı alındı' notu bırakıldı"

Katliamın planlı ve programlı olduğunu, katliamdan sonra şehitlerin üzerindeki bildirilerin buna delil olduğuna dikkat çeken Dikkaya, "Cenazelerin üzerine, imla kurallarına bile dikkat edilmiş olarak çok düzgün el yazısıyla yazılmış bildiride, ‘Sivas'ın intikamı alındı' notu bırakılmıştır. Bu insanların Sivas'tan bile haberleri yok iken, hiç kimseyle husumetleri yok iken bu zulme maruz kalışımızı neyle izah edeceğiz. Katliamdan sonra yapılanlar zulmü katlamış ve kimlerin, hangi karanlık güçlerin ne yapmak istedikleri hala anlaşılmamıştır. Bizler biliyoruz ki, 1993 yılı katliamlar, suikastlar, faili meçhuller yılı ve aynı zamanda Alevi-Sünni çatışması çıkarıp, Türkiye'yi kaos ortamına sokulmak istenilen yıldı." diye konuştu.

"Araştırma Komisyonu Köyde araştırma yapmak yerine dernekte araştırma yaptı"

Katliamı işleyenlerin ve perde arkasında olanların deşifre edilmesi için çalışma yapılmadığının altını çizen Dikkaya, "Geçtiğimiz senelerde, Doğu ve Güneydoğu Olaylarını Araştırma Komisyonu kurulmuş ve incelemelerde bulunulmuştu. Fakat neden olay mahalline yani Başbağlar'a gitmek yerine bu incelemeler İstanbul'da köy derneğinde yapıldı. Bize bu zulmü reva görenler, seyirci kalanlar, kalem oynatmayanlar, incelemeyenler, bu köyde neler oldu neler yaşandı demeyenler vicdanlarda mahkumdur. Mazisi 700 yıla dayanan bir köy, tarihiyle kültürüyle geleceğiyle, insanıyla doğasıyla haritadan silindi, yetkililer kılını kıpırdatmadı. Başbağlar köyü tarihi misyonu olan bir yerdir. Bölgede adeta ileri karakol görevini görmüştür." dedi.

"DDK derhal harekete geçirilmelidir"

Son olarak Cumhurbaşkanından katliamın aydınlatılması için Devlet Denetleme Kurulunu harekete geçirmesini isteyen Dikkaya, "Bizler inançlı ve mütedeyyin insanlarız. Biz bu hassasiyetle köyümüzü hiç terk etmedik, provoke etmedik, provokasyona gelmedik dahası memleketimiz üzerinde oynanan oyunları bozduk. Son olarak, sayın Cumhurbaşkanımızdan beklentimiz, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulunda (DDK) yapılan ve akamete uğrayan Başbağlar davası ile ilgili araştırmanın incelenerek sonuca bağlanmasıdır. Şahsım ve köyüm adına tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Destek verenlere de teşekkür ediyorum." diyerek sözlerini noktaladı. (M.Erkan Yavuz-İLKHA)