Zamana yenik düşen mesleklerden biri olan odunculuk, hala doğalgazın ulaşmadığı bölgelere, fırınlara, lokantalara, ilçe ve köylere hitap eden bir iş olarak önemini korumaya devam ediyor.

Havaların soğumaya başladığı şu günlerde oduncuların kış hazırlıkları da başladı.

Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte vatandaşların kullanımına sunulmak üzere kışlık yakacak hazırlayan oduncular, yoğun bir çalışma içerisine girdi.

Odunculuğun sezonluk bir iş olması nedeniyle geçim konusunda sıkıntılar çektiklerini belirten oduncular, sadece bahar aylarında çalışabildiklerini, ek bir iş olmaması halinde aile geçimlerini sağlamada sıkıntı çektiklerini dile getirdi.

"Ağır iştir fakat mecburuz başka çaremiz yok"

Ziya Koyuldar

Bingöl'de, yaklaşık 25 yıldır odunculukla uğraştığını söyleyen Ziya Koyuldar, mesleklerinin zorluklarını şöyle anlattı:

"Bingöl merkez Ilıcalar beldesinde oturuyorum. Bu işin çok zorlukları var, çünkü sürekli dışarda çalışıyoruz. Odunculuk ağır bir iştir fakat bu işi yapmaya mecburuz, başka çaremiz yok çünkü. İŞKUR'a iş için başvuruyoruz ama çıkmıyor, hayat şartları zorlaşmış. Bundan önce çalıştığımız işler de bu şekildeydi, taştan duvar örme gibi. Bu işte çalışırken çeşitli kazalar geçirdim bir seferinde ağacı keserken kafama denk geldi, yaklaşık 50 gün hastanede yattım, çalışamadım. Başka bir zaman ayağımı kestim, iyileştikten hemen sonra mecburen tekrar işe başladım."

"Odunculukta çalıştığın gün sayısı kadar karşılığını alırsın"

Odunculuğun sıkıntılı yanlarından birinin de sigortasının olmaması olduğuna vurgu yapan Koyuldar, yıllardır çalıştığı bu işten dolayı ne bir emeklilik imkanının ne de sosyal bir güvence hakkının olduğuna dikkat çekti.

Koyuldar, "Çalışmadığım gün eve ekmek götüremiyorum, çünkü bu işte, çalıştığın gün karşılığını alırsın. Biz Bingöl'de en fazla 6 ay çalışabiliyoruz, zira işimiz sezonluk iştir. Soğuk oldu mu iş bitiyor.  Kömür tek başına yanmadığından odunları kömürle birlikte attığınızda o şekilde yanıyor. Bu işin sonbahar ve ilkbahar olmak üzere iki sezonu bulunmakta. Bu sene fazla kesim yapamadık. Yaşanan orman yangınlarından dolayı yeteri kadar kesim yapılmadı. Bu iş bazen oluyor, bazen de bir hafta hiç iş olmuyor, hayatımız bu şekilde sürüp gidiyor. Eşimle birlikte evde 8 kişiyiz, belli bir birikim yapamıyorum." şeklinde konuştu.

"Engelli raporum var fakat bu zor işte çalışıyorum"

Ahmet Çağatay

"Bu iş bana ağır geliyor, ben her işte çalışamıyorum." diyen Ahmet Çağatay adlı oduncu, "Engelli raporum var fakat bu zor işte çalışmak zorundayım. Devletin bana sağladığı yardım, sadece Sosyal Hizmet Kurumundan aldığım 600 TL'dir. Bu parayla 4 çocuğun geçimini nasıl sağlayayım? Sakat elime rağmen bu işte mecburen çalışıyorum. Bu iş sezonluk olduğu için de sürekli çalışamıyorum ve bir tek 600 TL'lik engelli maaşımla idare ediyorum. Bilmiyorum biz mi anlatmıyoruz, onlar mı anlamıyor? Elim yüzde 40 engelli olmasına rağmen burada çalışıyorum." ifadelerini kullandı.

"İnsanın helal ve alın teri karşılığı kazandığı paradan daha değerli bir kazancı yoktur"

Nezir Çetkin

Bingöl Odun ve Kömür Kooperatifçileri Başkanı Nezir Çetkin, "Kooperatifimize bağlı 15 üyemiz var. Bu işimizin işleyişi şöyledir; devletten ormanı satın alıyoruz, köyde kesim yaptığımız süreçte ise köylülere ormanları karşılığı para veriyoruz ve işçilerimize günübirlik paralarını teslim ediyoruz. İnsanın helal ve alın teri karşılığı kazandığı paradan daha değerli bir kazancı yoktur. Sürekli rahat iş peşinde olmak doğru değil. Şu anda dağda 50 kişi, burada 10 kişi çalışıyoruz. Yaptığımız bu hazırlık sonucu odunları evlere ve fırınlara veriyoruz. Ben 30 yıldır bu işi yapıyorum, burada ise 20 yıldır çalışıyorum. Orman kesimi sırasında en çok terörden zorluk çektik, zira benim ortağımı kaçırıp öldürdüler." (İLKHA)