2019- 2020 eğitim öğretim yılının ilk ders zilinin çalmasının ardından uzmanlar, ana sınıf ve ilkokul birinci sınıfa başlayan öğrencilerin beslenmelerinin sıkı bir şekilde takip edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan Diyetisyen Tansu Söyler, yeni eğitim ve öğretim yılının başlamasıyla beraber ailelere ve öğretmenlere seslenerek çocukların beslenmeleriyle yakından ilgilenmeleri gerektiği tavsiyesinde bulundu.

Ana sınıfı ve ilkokul birinci sınıftan itibaren çocuğa doğru beslenme alışkanlığının verilmesinin çok önemli olduğunu belirten Söyler, "Çocukların sağlıklı beslenmesindeki temel amacımız; çocuğun öncelikle gelişimi sağlayabilmek, çocuğun bu dönemden başlayıp ilerideki dönemler için sağlıklı beslenme alışkanlığını kazanmasını sağlamak, çocuğun okul başarısını arttırabilmek ve çocuğun bağımlı beslenme yerine doğrudan bağımsız bir beslenme gelişimini sağlayabilmektir." dedi.

Sağlıklı beslenmenin çocuklar üzerinde olumlu sonuçlar ortaya çıkaracağını vurgulayan Söyler, "Bu dönemlerde çocuklarda sağlıksız beslenme söz konusu olursa, çocukta diş çürükleri ve kemik gelişimi bozukluğu, iştahsızlık, zayıflık görülebilir. Yanlış beslenmeye bağlı olarak şişmanlık görülebilir. Bu da ilerideki dönemlerde yine çocukta belirli sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına sebebiyet verebiliyor. Bu dönemde sağlıksız beslenmeye bağlı olarak vitamin ve mineral eksiklikleri çocuklarda çok fazla görülebiliyor. Özellikle demir yetersizliğine bağlı kansızlık çok sık görülebiliyor. Sağlıklı bir beslenmeyle çocukta görülebilecek bu sorunları engelleyebiliriz." ifadelerini kullandı.

"Çocuğun alması gereken besinlerin hepsini verin"

Dört besin gurubunun olduğunu ve çocukların bu dört besin grubundan da faydalanması gerektiğini dile getiren Söyler, " Süt ve süt ürünü besin grubu, özellikle çocuğun kemik ve diş gelişimi için çok önemlidir. Tahıl ekmek grubu besinler, çocuğun enerji ihtiyacı için önemli olan bir besin grubudur. Meyve tüketimi de bu yaşlarda çocuklara tüketim alışkanlığı kazandırılması gereken bir besin grubudur. Bunun dışında et, tavuk, balık ve kuru baklagiller gibi protein içeren besin grubu da çocuğun büyümesi gelişimi için önemli bir besin grubudur. Bu dönemde çocuğa su tüketim alışkanlığının kazandırılması gerekiyor.  Bu durumda ebeveynlere ve öğretmenlere büyük görevler düşüyor." şeklinde konuştu.

Okul kantinlerinin sürekli denetlenmesinin önemine değinen Söyler, "Okullarda bulunan kantinlerin düzenli bir şekilde denetlenmesi gerekiyor. Kantinlerde satılması yasak olan ürünlerin kesinlikle bulundurulmaması gerekiyor. Eğer okulda yemekhane varsa, çoğun yemekhanede yemek yemesinin sağlanması gerekir. Eğer yemekhane yoksa beslenme çantasıyla bu eksikliğin giderilmesi gerekir." dedi.

"Beslenme çantası çok önemli"

Annelerin çocuklarını okula gönderirken onlar için hazırladıkları beslenme çantalarının çok önemli oluğunu belirten Söyler, "Beslenme çantasının içerisine kesinlikle paket gıdalar, hazır gıdalar, abur cubur şeyler, kola, cips, gazlı içecekler, çikolatalar ve şekerlemeler koymasınlar. Örnek bir beslenme çantasına et, tavuk, balık veya peynirin bulunduğu türden bir sebzeli sandviç hazırlanabilir. Bunun yanında ayran veya taze sıkılmış meyve suyu olabilir. Evde hazırlanan kek veya kurabiyelerden olabilir. Ara öğün olarak da, süt, meyve, fındık, fıstık, badem ve ceviz verilebilir. Öğretmenlerin de beslenme çantalarını kontrol etmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.

Sağlık Bakanlığı tarafından verilen menülerin öğretmenler tarafından takip edilerek öğrencilerin bu menü doğrultusunda beslenmesi gerektiğini belirten Söyler,

"Öğretmen ve ebeveyn sağlıklı beslenme konusunda çocuğa rol model olmalıdır. Çünkü çocuk bu dönemde akranlarından, ailesinden ve öğretmeninden fazlaca etkileniyor. Öğretmenler çocuğa ödül olarak çikolata, şekerleme tarzı besinler vermesinler. Çocuğun yeterli ve dengeli beslenip belenmediğini öğrenebilmek için düzenli aralıklarla boy ve kilo ölçümü yapılmalıdır. Çocuğun yaş grubuna göre kilo ve boy ölçüsü vardır. Düzenli ölçümlerle çocukların alt ve üst sınırların içerisinde olup olmadığı ölçülmelidir." ifadelerini kullandı.(Cemil Özdaş - İLKHA)